Nöbetçi Eczaneler
SEYFİ ÇELİKKAYA
Yağışlar nedeniyle bu yıl bal hasadına geç başlayan arıcılar, randımanın yüzde 50 civarında düştüğünü söz etti. Yozgat Arı Yetiştiricileri Birliği Lideri Hasan Ali Karaca, arıcıların borçlarını ödeyebilmek için ürettiği balını maliyetinin altında 100 liraya kadar satmak zorunda kaldığını belirterek, “Bir ay içerisinde dört kere şekere artırım gelmesini ben mana veremiyorum” dedi.
Yozgat’ta ekonomik dalgalanmalara bağlı artan girdi maliyetleri ve çok yağışlar nedeniyle bal randımanının yüzde 50 oranında düşmesi arıcıları güç durumda bıraktı. Kimi arıcılar artan maliyetler nedeniyle üretim faaliyetlerini durdururken, her şeye karşın üretime devam eden birtakım arıcıların da borçlarını ödeyebilmek için ürettikleri balı maliyetin altında satmak zorunda kaldıkları belirtildi.
“YAKLAŞIK YÜZDE 50’YE YAKIN DÜŞÜŞ OLDU”
Yozgat Arı Yetiştiricileri Birliği Lideri Hasan Ali Karaca, 2004 yılında kurulan birlik başkanlığına devam ettiğini, 1978’de başladığı bal üretimini sürdürmeye başladığını bildirdi. “Bu yılki bal randımanı ve arı durumları pek iç açıcı değil” diyen Karaca, “Haziran, temmuz, ağustos aylarında çok bir yağış oldu. Bu yağıştan ötürü arı güneş göremedi ve açan çiçeklerde de nektar ve polen olmadığından ötürü arı gelişimi gecikti ve olmadı. Randımanda yaklaşık yüzde 50’ye yakın düşüş oldu. Geçen sene 30 kilo alınan kovandan bu sene 20-25 kilo fakat alınır. Tam doldurmadı kovanı. Çıtaları tam sırlatamadık” dedi.
“BU VATANDAŞ GÜZ BESLEMESİNİ NEYLE YAPACAK?”
Maliyetlerin çok yüksek olduğuna vurgu yapan Yozgat Arı Yetiştiricileri Birliği Lideri Karaca, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Geçen sene biz 60 liraya aldığımız peteğin kilosunu bu sene 150 liradan aldık, şu andaki petek fiyatları 150 lira. Bunun bahar beslemesindeki şekeri geçen sene 400 liraya aldığımız şekeri bin 210 liraya aldık. Her şey o denli, ilaçlar bir farklı alem. Çıtanın adedini biz 4 liradan, 4,5 liradan aldık, 15 liraya kadar çıktı. Bir ay içerisinde dört kere şekere artırım gelmesine ben mana veremiyorum. Şekere artırım geldi, üç ay bir ertelenir. Her hafta her hafta geldi. Şu anda bin 500 liraya kadar şeker çıkmış. Bu vatandaş güz beslemesini neyle yapacak? Kek yapacağız, bu arıyı kışa sokmamız için beslememiz gerekiyor. En az 20 kilo, 15 kilo şeker vermemiz lazım. O vakit bizim maliyetimiz, balın maliyeti büsbütün uçtu gitti, durum bu yani.”
Yozgat genelinde vilayet genelinde 592 kayıtlı arıcının bulunduğunu, bunun 395’nin birlik üyesi olduğunu aktaran Karaca, vilayet genelinde 37 bin kovanını bulunduğunu, geçen yıllarda 200-250 civarında gezici arıcı gelmesine karşılık bu yıl 90-100 civarında gezgincinin geldiğini bildirdi.
“ELİNDE BALI FAZLA OLANLAR 100 LİRAYA VERMEK MECBURİYETİNDE KALIYOR”
Birlik Lideri Karaca, açıklamasını şöyle tamamladı:
“Ekonomik dertlerden, sahiden bir fazla bir getirisinin olmadığından ötürü onlarcası arıcılığı bıraktı. Bir kamyon tutuyor buraya getiriyor, 60-70 bin lira. Antalya’ya götürecek 100 bin lira. Orada tabi maliyeti var. Onun orada kira yerleri var. Adam gittiği yerlerde koyacak yerlerine kira veriyor. O da çok kıymetli, onlar da var. Bundan ötürü arıcılığı bırakıyorlar. Bir de para etmiyor, istikrarsız bal satışı, 100 liraya bal veriyor, 300 liraya bal veriyor. Ondan ötürü büyük bir ıstırap var. Elinde balı fazla olanlar 100 liraya vermek mecburiyetinde kalıyor. Zira borcu gelmiş adamın. Taksiti gelmiş, vermesi gereken borçları var. Elinden çıkartmadığı vakit ne yapacak, borçlu çevirecek. Mecburiyet karşısında 100 liraya mal veriyor.”
“DENETLEME YOK, DENETLESİNLER”
Yozgat’ın Evcik köyünde arıcılık yapan Yozgat Arı Yetiştiricileri Birliği Lider Yardımcısı Ali Sarı da şöyle konuştu:
“Yağmur fazla olduğu için soğuk olduğu için arılarımız çalışamadı. Çiçekleri devamlı yıkadı yağmur. O kaideyle arı devamlı oğula gitti. Oğula gittiği için bal oranı olmadı. Oldu lakin yüzde 40, yüzde 50 düşüş oldu. Arılar istediği kadar çalışamadı. İstediği kadar nektar, polen getiremedi. Bu sene bayağı bir sıkıntı durumdayız. Devlet bize arıcı olan arkadaşlarla pek ilgilenmiyor. Geçersiz ballar, glikoz, şekerler, bayağı bir düzmeceler çıktığı için, vatandaş ora ucuz olduğu için, o bal ucuz olduğu için üreticiden almıyor, almak istemiyor. Ben üreticiyim, gelsin benden bal alsın, gönül rahatlığı ile yesin. Pazarlarda satılan glikoz balları muhakkak satılmasını istemiyoruz. Denetleme yok, denetlesinler. Numune alsınlar, analizlerini yaptırsınlar ve hangisinde analiz bozuk çıktıysa yazsınlar cezayı. Biri de ben isem bana da yazsınlar. Alsınlar numuneyi arıcıyı desteklesinler. Arının görmediği balı getirip de pazarlamasınlar. Arı görmeden bal yapılıyor. Bizim üreticimiz para kazanamıyor. Uydurma bal alıp da çoluğu çocuğu zehirlenmesinler, ucuz diye. Üreticiden alsınlar, rahatlıkla yesinler.”