Nöbetçi Eczaneler
Omuz ağrısının toplumda sık görülen kas iskelet sistemi sorunlarından biri olduğuna dikkat çeken Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Hasret Solak, “Safra kesesi, karaciğer, akciğer üzere organlardaki bir sorun nedeniyle omuza yansıyan ağrılar olabilir. Sol omuz bölgesindeki ağrı eforla (örneğin yürüyüşle) ortaya çıkıyorsa kalp nedenli olabilir. Kalp krizinde sol omuz ve sol kola yansıyan ağrı olabilir” dedi.
Omuz ağrılarını; ansızın ortaya çıkan ve çok kullanmaya bağlı görülen ağrılar olarak iki kategoriye ayırmanın mümkün olduğunu vurgulayan Medical Park Gaziosmanpaşa Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Hasret Solak, “Aniden ortaya çıkan omuz ağrıları akut yaralanmalar olarak da isimlendirilir. Omzu olağan dışı bir biçimde döndürmek, düşmek ya da travma sonrasında apansız ortaya çıkar. Omuz eklemini oluşturan kemiklerde kırık, omuz çıkığı, Rotator Manşon kaslarında yırtık, tendon, bağ ve hudut yaralanmalarına bağlı olabilir” diye konuştu.
NEDENİ ÇOK YÜKLENME
Aşırı kullanmaya bağlı görülen omuz ağrılarının ise günlük yaptığımız işler nedeniyle vakit içerisinde yavaş yavaş geliştiğini belirten Doç. Dr. Solak, rahatsızlığın omuz eklemine yahut onu çevreleyen dokulara çok yüklenme nedeniyle oluştuğunu söz etti.
YÜKSEK RAFLARA UZANIRKEN DİKKAT
“Kasın kemiğe yapıştığı kısma ‘tendon’ ismi verilir. Çok kullanmaya bağlı tendonda oluşan yıpranma ve inflamasyona ise tendinit denilir. Yüksek raflardaki ağır nesnelere uzanmak ve omuz üzerinde uzun periyodik ağır kaldırmak, tendinit ve yırtık riskini artırır. Boyacılar, marangozlar üzere baş üzerinde tekrarlayan hareketleri yaparak çalışan bireyler risk altındadır. Bu durumda omuz hareketleriyle berbatlaşan ağrı olur. Kolunuzu çevirip elinizle sırtınıza ulaşmanız yahut saçınızı taramanız çok güç ve ağrılı olabilir. Ağrı omuzdan dirseğe hakikat yayılabilir.”
Omuz sıkışma hastalığının (Impingement Sendromu) ise omuz eklemini oluşturan kemiklerden biri olan kürek kemiğinin üst kısmında bulunan akromiyonun altında rotator manşon kas ve tendonlarının ve bursa denilen kesecik gibisi yapının sıkışması sonrası geliştiğinin altını çizen Doç. Dr. Solak, bu sıkıntıların çoklukla baş üzerinde tekrarlı hareket gerektiren çok kullanımlar sonrası ortaya çıktığını vurguladı.
40 YAŞIN ÜZERİNDEKİLERDE VE BAYANLARDA DAHA FAZLA
Doç. Dr. Solak, donuk omuz (Adezif Kapsülit) sorunu hakkında ise şunları söyledi:
“Omuz hareketlerinin kısıtlandığı klinik bir durumdur. Ekseriyetle omuz ağrısının olduğu tetikleyici bir faktörle başlar. Omuz hareketlerinde kısıtlanmaya neden olabilecek Rotator Manşon kaslarında yırtık ve tendinit, kol kırığı, inme, cerrahi sonrasında (kalp cerrahisi yahut mastektomi sonrası) görülebilir. Ayrıyeten hipertiroidi, hipotiroidi, diyabet hastaları ve Parkinson hastaları risk altındadır. 40 yaşın üzerindeki şahıslarda ve bayanlarda daha fazla görülür. Omzu saran eklem kapsülünün sertleşmesi ve eklemi çevreleyen kaslarda yapışıklıklar gelişmesi sonucunda hareketler giderek kısıtlanır. Ağrı eşiği düşük ve kolunu ağrıdan ötürü hareket ettirmeyen hastalarda daha çok görülür. Bu hastalarda tedavi ne kadar gecikirse hareketler de o oranda kısıtlanır.”
YANSIYAN AĞRILAR SEBEP OLABİLİR
Omuz ağrısının farklı nedenlerinden birinin de yansıyan ağrılar olabileceğini kelamlarına ekleyen Doç. Dr. Solak, “Safra kesesi, karaciğer, akciğer üzere organlardaki bir sorun nedeniyle omuza yansıyan ağrılar olabilir. Sol omuz bölgesindeki ağrı eforla (örneğin yürümekle) ortaya çıkıyorsa kalp nedenli olabilir. Kalp krizinde sol omuz ve sol kola yansıyan ağrı olabilir. Romatoid Artrit, Osteoartrit ve Polimyaljiya Romatika üzere romatizmal hastalıklarda da omuz ağrısı görülebilir” dedi.
Omuz ağrısında teşhisin fizik tedavi uzman doktorunun detaylı muayenesi ve radyolojik görüntüleme teknikleri ile koyulduğunu vurgulayan Doç. Dr. Solak, radyolojik görüntüleme sistemi olarak en detaylı imgenin Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG) ile elde edildiğini, ayırıcı teşhis için röntgen, ultrason ve kan analizlerinin de istenebileceğini belirtti.
ULTRASON İLE DERİN DOKULAR ISITILIR
ERKEN PERİYOTTA FİZİK TEDAVİ ÖNEMLİ
Soğuk uygulamanın yaralanmanın olduğu birinci devirde ağrı, iltihap (inflamasyon) ve ödemi azaltmada yararlı olduğunu belirten Doç. Dr. Solak, öteki tedavi yolları hakkında ise şu açıklamalarda bulundu:
“İlaçlar, ağrıyı ve iltihabı azaltmada yardımcı olur. Rotator manşon kas ve tendonlarına yahut omuz eklem içine yapılan kortizon enjeksiyonları da ağrıyı ve hareket kısıtlılığını gidermede tesirlidir. Ayrıyeten akupunktur iğneleriyle uygulanan kuru iğne tedavisi de omuz ağrı ve hareket kısıtlılığını gidermede hayli tesirlidir. Tam kat rotator manşon kas yırtığı olan hastalarda cerrahi gerekebilir. Omuz kırığı yahut omuz ameliyatları sonrasında da eklem hareket açıklığının artırılması ve ağrının giderilmesi için fizik tedavi uygulamaları gereklidir. Omuz sıkıntılarında en erken devirde fizik tedaviye başlamak değerlidir. Vakit geçtikçe eklemdeki hareket kısıtlılığı ve ağrı gitgide kötüleşir ve cerrahisiz tedavi olma talihi azalır.”