Nöbetçi Eczaneler
GENÇAĞA KARAFAZLI
Rize Yönetim Mahkemesi, Cengiz İnşaat’ın İkizdere‘deki Cevizlik Bazalt Ocağı Projesi ile ilgili “ÇED gerekli değildir” kararının iptali istemiyle açılan davada keşif ve uzman incelemesi yapılmasına karar verdi. Avukat Yakup Şekip Okumuşoğlu, mahkeme sürecinin devam ederken taş ocağının bittiğine dikkat çekerek, “İşin özüne bakıldığı vakit iş bitmiş anası ağlamış ortamın, dağ zirve kalmamış. Bu saatten sonra orası mahvolmuş ziyan ziyan oldu desen, vah vah çok berbat olmuş desen ne olacak yani. Burada tartışılması gereken yargının bu işlevsizliğidir” dedi.
Rize Yönetim Mahkemesi, İkizdere‘nin Cevizlik ve Gürdere köyü mevkiinde Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Trabzon Bölge Müdürlüğü tarafından işletilmek istenen Cengiz İnşaat’ın Cevizlik Bazalt Ocağı Projesi’ye ilgili “ÇED gerekli değildir” kararının iptali istemiyle Rize Valiliği’ne karşı açılan davada, 4 Temmuz’da keşif ve uzman incelemesi yapılmasına karar verdi.
“BİLİM KURLU YAPACAĞI İNCELEMEYİ 60 GÜN İÇERİSİNDE MAHKEMEYE SUNACAK”
Mahkeme kararında, “Rize ili, İkizdere ilçesi, Cevizlik ve Gürdere köyünde üretimi planlanan ‘Bazalt Ocağı ve Kırma Eleme Tesisi’ projesi ile ilgili olarak etraf üzerindeki tesirlerinin alınacak tedbirler sonucu ilgili mevzuat ve bilimsel temellere nazaran kabul edilebilir seviyelerde olup olmadığı, burada yürütülecek faaliyetin ve kurulacak kırma ve eleme tesisinin niteliği de dikkate alınarak evraktaki bilgi ve evraklar ile tarafların tez ve savunmaları da dikkate alınmak suretiyle hazırlanacak teknik ve bilimsel münasebet içeren (2) nüsha eksper raporunun (CD ortamına da aktarılmak suretiyle) (60) gün içerisinde mahkememize sunulması rica olunur” denildi.
“İŞ BİTMİŞ VAH VAH ÇOK MAKUS OLDU DESEN NE OLACAK”
Konuya ait açıklama yapan Avukat Yakup Şekip Okumuşoğlu, şunları söyledi:
“Bilirkişi oluştursan ne olur taş ocağı bitti. Uygulamada yargı süreci devam ediyor. Eksperlerin tarafsız olmadığı noktasında değerlendirmelerin kusurlu olduğu yanlışsız olmadığı noktasında münasebetlerle Danıştay, Rize Yönetim Mahkemesi’nin kararını bozunca tekrar tarafsız ve bağımsız uzmanlar tarafından tekrar incelemesine dönük bir süreç bununla uğraşıyor artık mahkeme. Lakin işin özüne bakıldığı vakit iş bitmiş anası ağlamış ortamın, dağ zirve kalmamış bu saatten sonra orası mahvolmuş ziyan ziyan oldu desen, vah vah çok berbat olmuş desen ne olacak yani. Burada tartışılması gereken yargının bu işlevsizliğidir.
“BU DAVA BİZİM NAMUS DAVAMIZDIR”
Biz bu davanın sonuna kadar takipçisi olacağız lakin, bu şu anda mahvolmuş tabiat kesiminden sonra bu yargının kararın her ne olursa olsun ister bizim lehimize isterse aleyhimizde olsun bundan sonra yargı sürecinin geçerli sayacak mı saymayacak mı bunun tartışmasını istiyorum ben. Yalnızca ben değil bütün dünyanın tartışmasını istiyorum. Bu ülkedeki yargı bu biçimde fonksiyonsuz kalmış vaziyette. Bu davanın takipçisi olmaya devam edeceğiz evet biz bunu yapıyoruz bu bizim namus davamız zira. Bizim orda bir argümanımız var. Yani biriler geliyor İnsanların topraklarına çöküyor. Ondan sonra çabuk kamulaştırma yapıyor. İnsanların yerlerini alıp insanların ömür alanlarının üzerinde oturup kirletiyor, parasını kazanıyor. Bizler de dava açıyoruz uğraş, uğraş ha tahminen davayı kazanacağız davanın sonunda lakin iş işten geçmiş olacak. Yani hiç kimsenin burada ulaşmak istediği emele ulaşamadığı bir sonuç ortaya çıkmış olacak.”