Nöbetçi Eczaneler
Otizmli ve görme engelli genç muvaffakiyet basamaklarını müzikle tırmandı
Mutlak kulak yeteneği ile her sesi notaya dönüştüren otizmli ve görme engelli genç mahzurları bir bir aşıyor
MANİSA – Otizmli ve görme engelli genç müzisyen, küçük yaşlarda ailesi ve öğretmenleri tarafından keşfedilen üstün müzik yeteneği ile pürüzleri aşıyor. Duyduğu sesleri müziğe dökebilme yeteneğine sahip olan genç Batuhan, Manisa‘da hoş sanatlar fakültesinden de ikincilikle mezun olarak kendi üzere bireylere de örnek oluyor.
Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde görme engelli ve otizmli olarak dünyaya gelen Batuhan Kil, yetenekleriyle kendine hayran bırakıyor. Ailesi tarafından küçük yaşlarda özel eğitimlerle hayata hazırlanan genç Batuhan’ın duyduğu sesleri müziğe dökme yeteneği olarak da bilinen absolut kulağa sahip olduğu görüldü. Öğretmenleri ve ailesinin de takviyeleriyle özel müzik dersleri alan Batuhan, küçük yaşlardan prestijin piyano çalmaya başladı. Eğitimine akademik olarak müzik üzerinden devam eden Batuhan, Manisa‘da Hoş Sanatlar Fakültesinden de ikincilikle mezun oldu.
Müzik sayesinde mahzurları aştı
İyi derecede piyano, çello ve ut çalıp, çeşitli konserlerde sahne alan Batuhan, Mozart, Beethoven, Chopin üzere sanatkarlarda görülen, rastgele bir sesi referansa gerek olmadan direkt notaya dökebilme olarak isimlendirilen üstün müzik yeteneği absolut kulağa sahip. Bu üstün yeteneği ile birlikte ailesinin takviyesini de alan Batuhan Kil, 2017 yılında Kanada’nın Vancouver kentinde düzenlenen Anca Otizm şenliğinde genç yetenekler müzik yarışında dünya ikincisi oldu. Bunun yanında dünyada tek olan İZOT İzmir Otizm Orkestrasında çelist ve korist olarak da yurt içi ve yurt dışı birçok konserde misyon almaya devam ediyor. Batuhan, ayrıyeten 2018-2020 yılları ortasında üç otizmli ve iki eğitmen tarafından kurulan “Göz Teması” isimli rock kümesinde çelist ve bek vokal olarak da sahne aldı.
Müziğe olan yetenekleri sayesinde manilerini bir bir aşan otizmli ve görme engelli Batuhan Kil’in en büyük maksadı ise ideali güzel bir müzisyen, sanatçı ve icracı olmak ve Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrasında misyon almak.
“Bu tip çocuklara erken müdahale edilmezse ileriki yaşlarda sorun yaşayabiliyorlar”
Batuhan’la gurur duyduklarını söyleyen baba Aydın Kil, “Batuhan 1994 yılında Çorlu’da dünyaya geldi. Olağan bir doğum olduğu söylendi. Ancak aşikâr bir vakit geçtikten sonra görme engelli olduğu anlaşıldı. Aile için bir yıkım oldu. Bu biçimde alışmaya çalışırken davranışlarında sorun olduğunu fark ettik. Psikoloğa götürdüğümüz vakit otizm teşhisi aldı. Otizm teşhisi sonrasında iki pürüzle karşı karşıya kaldık. Hayata 2-0 yenik durumda başladık. Evvel kabul etme sürecimiz biraz sorunluydu. Bu sorunları aştıktan sonra memuriyetim nedeniyle Doğu Anadolu’da vazife yapıyordum. Tayinimi İzmir’e çıkarttık. İzmir’deki özel eğitim ve rehabilitasyon merkezine yönlendirmişlerdi. Orada hızlandırılmış ve ağırlaştırılmış bir eğitim var. Bu tip çocuklara erken müdahale edilmezse ileriki yaşlarda sorun yaşayabiliyorlar. Bu yüzden özel eğitim ve rehabilitasyon merkezinde eğitime başladık. Orada davranış sorunlarıyla ilgili, mental motor gelişimiyle ilgili ve görme pürüzüyle ilgili baston eğitimleri almaya başladı. Oradaki müzik öğretmeni Zehra hocamız Batuhan’daki yeteneği fark etti. Korna seslerinden, vapur seslerinden, araç seslerinden, tren seslerinden nota çıkarabildiğini fark etti. Profesyonel müzik eğitmenlerinden yardım aldığımızda bu yeteneğin mutlak kulak olan Absolut kulak olduğunu söylediler. Çocuğumuzun kulağının her türlü sesi referans almadan duyabiliyordu. Müziğe yönlendirmemizi söylediler. Piyanoyla başladık. Ardından müzik eğitimiyle bir arada görme pürüzü nedeniyle ilkokula da yazdırmak zorundaydık. İzmir’deki Aşık Veysel Görme Engelliler İlkokuluna yazdırdık. Hem branş hem de müzik eğitimi aldı. Eğitim bittikten sonra hoş sanatlar lisesinde imtihanlara soktuk. Orada birinci ve ikinci kademe imtihanlarını da birinci olarak hoş sanatlar lisesine girdi” dedi.
“Bireyin toplumsallaşması açısından okul çok önemli”
Batuhan’ın akademik mesleğine devam etmesi tarafında karar aldıklarını söyleyen baba Aydın Kil, “Akademik eğitimine devam etmesine karar verdik. Bir formda bu türlü bir yeteneği varsa üzerine de koymak istedik. Manisa‘da hoş sanatlar fakültesinde 4 yıl boyunca müzik eğitimi aldı. Pandemi sürecinde biz çok üzülmüştük. Bireyin toplumsallaşması açısından okul çok kıymetliydi. 4 yıllık eğitiminin akabinde Batuhan bizi çok gururlandırdı. Kısım ikincisi oldu. Çok sevindik. Otizmliler için her şey bitmiş olmuyor. Bundan sonra ne olacağını düşünüyoruz. Akademik hayat bir yere kadar getiriyor. Bundan sonra Batuhan’ın bir halde sanatını icra etmesi gerekiyor. Sanatını icra ederken para kazanması gerekiyor. Batuhan üzere çocukların istihdamla ilgili kimi sorunları var. Bizim en büyük idealimiz Batuhan’ın Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrasında çelist olarak vazife yapmasını istiyoruz” diye konuştu.
“Benim de Batuhan sayesinde müzik kültürüm gelişti”
Güzel sanatlar fakültesinde birtakım derslere Batuhan’la birlikte girdiklerini ve bu sayede kendisinin de müzik kültürünün geliştiğini söyleyen anne Öznur Kil, “Batuhan çello, ut, piyano ve gitar çalıyor. Onunla birlikte eğitimine ben de dayanak verdim. O süreçte ben de hem yanındaydım. Zira Batuhan görmediği için daima derslere katılıp not alıp onunla dersler yaptık. Benim de Batuhan sayesinde müzik kültürüm gelişti. Kısım ikincisi olunca ayrıyeten gururlandık. Biz Batuhan’la bir arada daima başardık. Toplumda önyargılar var. Bu önyargılar kırıldığında otizmi çocuklara imkan tanındığında başaramayacağı hiçbir şey yok. Bunun ispatını da Batuhan gösterdi. Aileler bu türlü özel bireylere dayanak olursa her şeyi başarabileceklerine inanıyorum” tabirlerini kullandı.
“Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrasında çelist olarak çalışmayı istiyorum”
Müzik mesleğine devam etmek istediğini söyleyen Batuhan Kil, “Müzik öğretmeni ya da icracı olmak istiyorum. Orkestralarda sanatımı icra etmek istiyorum. Piyano, çello, ut çalmak istiyorum. Bilhassa Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrasında çelist olarak çalışmayı istiyorum” dedi.
“Engelli bir birey olmak, başarısız olmak üzere bir tanımlamayı gerektirmiyor”
Batuhan’ın hem otizmli bireyleri hem de görme engelli bireyleri üste taşıdığını ve örnek olduğunu söyleyen Manisa 6 Nokta Körler Derneği Lideri Hüseyin Pehlivan, “Bizim uğraş alanımız aslında bu. Engelli bir birey olmak, başarısız olmak üzere bir tanımlamayı gerektirmiyor. Biz Batuhan’da bunu gördük. Biz birinci evvel Batuhan’ın babası Aydın beyefendiyle tanıştığımızda notaları kabartma hale getirmek için ne yapabiliriz diye çalıştık. Ben de birinci defa hayatımda bu türlü bir durumla karşı karşıya kaldım. Bizim kabartma yazıcımız ile bunu başardık. Ben Batuhan’a ve ailesine teşekkür ediyorum. Toplum içerisinde bizi bir kademe daha üst taşıma bahtını gösterdiler. Vermiş oldukları dayanak eğitim inadı Batuhan’ın muvaffakiyetinde büyük bir talih. Bizlerde 6 Nokta Körler Derneği Manisa Şubesi olarak üniversiteye gelen görme engelli arkadaşlarımıza elimizden geldiği kadar takviye olmaya çalışıyoruz” diye konuştu.