Müzikçi Gülşen’in yargılandığı davada karar açıklandı

Şarkıcı Gülşen Çolakoğlu’na, konserinde imam hatip liselilere yönelik kelamlarından ötürü “halkı kin ve düşmanlığa tahrik yahut aşağılama” kabahatinden 10 ay mahpus cezası veren mahkeme, cezanın kararının açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi.

İstanbul 11. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya katılmayan sanık Çolakoğlu’nu avukatları Altın Mimir, Ziya İlker Göktaş, Orhan Erol Müezzinoğlu ve Emek Emre temsil etti. Birtakım müştekiler ise mazeret dilekçesi sunarak duruşmaya katılmadı.

Duruşma savcısının, daha evvel verdiği temele ait mütalaasını tekrar ettiğini bildirmesi üzerine sanık avukatlarına diyecekleri soruldu.

Avukat Emre, kent dışında yaşayan birtakım müştekilerin tabirlerinin şimdi alınmadığını, bu şahısların tabirleri alınmadan evrakın eksik kalacağını belirterek, müvekkilinin beraatini talep etti.

Avukat Mimir, müvekkilinin telaffuzunun tüm imam hatipliler yönelik olmadığını, yalnızca sahnedeki bir arkadaşına yönelik latifeden ibaret olduğunu savundu.

İmam hatiplilerin Ulusal Eğitim Bakanlığı bünyesindeki liselerden biri olduğunu aktaran Mimir, “Sosyal bir sınıf kategorisine konulmaları hukuken olanaksızdır. Mütalaada toplumsal tehlike olarak nitelendirilen olaylar, toplumsal medya üzerinden birileri yönetilerek oluşturulmuştur. Müvekkilin beraatini, aksi halde tüm lehe kararlar uygulanarak en az cezanın verilmesini talep ediyoruz.” diye konuştu.

Avukat Göktaş, kabahatin oluşmasının kastın varlığına bağlı olduğunu öne sürerek, “Müvekkil bir arkadaşına latife yapmıştır. Müsaadesi olmaksızın biri tarafından çekilmiş, toplumsal medyada paylaşılmıştır. Müvekkilin tabirinden sonra imam hatiplere bakış mı değişmiştir? Bu türlü bir cürüm olmadığı için müvekkilin beraatini istiyoruz.” tabirlerini kullandı.

Avukat Müezzinoğlu ise bir müştekinin CİMER’e yazdığı dilekçeye değinerek, müştekinin bahsettiği aksiyon ile soruşturma savcılığının iddianamede bahsettiği olayın örtüşmediğini tez etti.

Duruşmaya katılmayan kimi müştekilerin mazeretlerini reddeden mahkeme davayı karara bağladı.

Sanığı “halkı kin ve düşmanlığa tahrik yahut aşağılama” kabahatinden evvel 1 yıl mahpusa mahkum eden mahkeme, sanığın fiilden sonraki davranışları ve duruşmalardaki saygılı tavrını dikkate alıp cezayı 10 aya indirdi.

Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar veren mahkeme sanığın 5 yıl kontrol müddetine tabi tutulmasına hükmetti.

Mahkeme, sanığın, yurt dışı çıkış yasağının kaldırılması için ödediği 250 bin lira teminat bedelinin iadesine hükmederek ayrıyeten 39 bin 150 liralık yargılama bedelinin sanıktan tahsil edilmesini kararlaştırdı.

Davanın geçmişi

Gülşen Çolakoğlu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 216. hususu kapsamında “halkı kin ve düşmanlığa tahrik yahut aşağılama” hatasından başlatılan soruşturma kapsamında 25 Ağustos 2022’de tutuklanmıştı.

Çolakoğlu’nun avukatının itirazını kıymetlendiren nöbetçi İstanbul 27. Asliye Ceza Mahkemesi, 29 Ağustos 2022’de Çolakoğlu’nun yurt dışına çıkış yasağı önlemiyle tahliyesine karar vermişti.

Gülşen, yurt dışına çıkış yasağının kaldırılması için İstanbul Ağır Ceza Mahkemesine başvurmuştu.

Mahkemenin, yurt dışına çıkış yasağının, “güvence ölçüsünü yatırması” koşuluyla kaldırılmasına hükmetmesi üzerine Gülşen 250 bin lira garanti bedelini yatırmış, yurt dışı yasağı kaldırılmıştı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 48 sayfalık iddianamede Bayan ve Demokrasi Vakfının (KADEM) da ortalarında bulunduğu 702 müşteki yer alıyor.

Çolakoğlu’nun savunmasına yer verilen iddianamede, sanığın “halkı kin ve düşmanlığa tahrik yahut aşağılama” hatasından 1 yıldan 3 yıla kadar mahpus cezasına çarptırılması istenmişti.