Nöbetçi Eczaneler
Muş‘un Korkut ilçesinde baba inadı yüzünden kavuşamayan genç aşıklar hayatlarına son verdi. Yıllardır birbirine sevdalı olan gençler 3 gün orta ile intihar etti, mezarlarına ise gelin ve damat tülbendi bağlandı. Bazıları yaşananları Ahmed-i Hani tarafından yazıya geçirilen destansı aşk hikayesi Mem ü Zin’e benzetti, bazıları ise ‘Türkiye’de 2023’ün Kerem ile Aslı’sı diye özetledi.
Tan köyünde argümanlara nazaran yıllardır birbirine sevdalı olan Dilan Tuna ve Yakup Sönmez, kavuşamayınca hayatlarına son verdi. Köyü yasa boğan olayda 3 gün orta ile intihar eden kavuşamayan aşıklar yan yana defnedildi. Gençlerin mezarlarına gelin ve damat tülbentleri bağlandı. İntihar haberi ise toplumsal medyada çok süratli bir halde yayılırken kavuşamayan aşıklara ise Memu Zin ile Kerem ile Aslı benzetmesi yapıldı.
“Kimse benden başlık parası istemedi”
Tan köyünde yaşayan ve sevdiğine kavuşamadığı için canına kıyan Yakup Sönmez’in babası F.S. acılarının büyük olduğunu belirterek yaptığı yazılı açıklamada “Ben Yakup’un babasıyım. Oğlum 26 yaşındaydı. Köyden Dilan isminde genç bir kıza sevdalandı. Ben de babalık vazifesi yaparak kızı istemeye gittim lakin kızın babası vermedi. Tekraren gittim birden fazla vakit bizi kapıdan çevirdi. Köyde hatırı sayılır kim varsa gönderdim kapısına lakin olmadı. Dilan hayatına kıydıktan sonra ben çocuklarıma ‘Yakup’a dikkat edin’ dedim. Hiç yalnız bırakmadık. En son ‘Koyunların yanına gideceğim’ dedi ve gitti bir daha gelmedi. Her şey bir anda oldu. Toplumsal medyada gündem olduğu üzere başlık parası üzere bir durum yok. Kimse benden başlık parası istemedi. Keşke başlık parası isteselerdi malım mülküm vardı oğluma kurban ederdim. Lakin artık malın mülkün bir manası kalmadı.” halinde konuştu.
“İki genci başlık parası denen ilkellik yüzünden kaybetmişiz üzere göstererek aslında insanlıkla hiçbir alakaları olmadıklarını kanıtlamışlardır”
Aynı köyde yaşayan Dilan Tuna’nın babası M.İ.T., toplumsal medyada olan haberlerin aslı olmadığını tez ederek yayımladığı yazılı açıklamada “3 yıl evvel kızımı istemeye geldiler. Kızım küçük dedim. 3 yıl boyunca kimse kız istemek için kapıma gelmedi. Kimseden başlık parası falan istemedim. Çocukların birbirini sevdiğini de duymadım. Vahim olay yaşandıktan sonra gençlerin birbirlerine karşı sevgi beslediklerini duydum. Benim ailemi ve bana karşı toplumsal medya başlatılan karalama kampanyasına karşı türel süreç başlattım. Yayın organları ve internet ortamında çıkan mesnetsiz, gerçekdışı, iğrenç haberler yayınlandığı görülmüştür. Bu palavra haberler tarafımızı üzdüğü üzere acımızı da katbekat arttırmıştır. Bu şahıslar yalnızca iki genç insanın günahını almakla kalmamış tıpkı vakit da geniş ailemizi de zan altında bırakmıştır. Gençlik heyecanının bir anlık faciaya dönüşmesinin nedenini güya evlenmek isteyen iki genci başlık parası denen ilkellik yüzünden kaybetmişiz üzere göstererek aslında insanlıkla hiçbir alakaları olmadıklarını kanıtlamışlardır. Köyümüz aslında başlık parası denen olguyu kabul etmemekte ve gençlerine bu türlü bir çağdışılığı uygulamamaktadır. Tarihten beri medreseleriyle, alimleriyle ilim irfan yuvası olan köyümüzde başlık parası istendiği için iki genç intihar etti palavrasını söylemek yalnızca bir ahlaksızlık değil ayrıyeten hukuken de sonuçları olan bir cürümdür. Bu türlü bir kabahatin hukuk karşısında da bedelini ve cezasını bu palavraları yayanların karşılığını bulması için her türlü çabayı göstereceğimizi kamuoyunun bilmesini isteriz.” dedi. – MUŞ