Nöbetçi Eczaneler
ESMA TURAN
Muğla‘nın Menteşe ilçesinde hidrojen gazı üreten işletmede dolum sırasında yaşanan patlamada hayatını kaybeden Nurhayat Karataş’ın (25) ailesinin avukatı Didem Alaca, olaya ait açıklanan ön raporda firma sahiplerinin kusurlu bulunduklarını belirterek, “İş yeri tarafından Nurhayat’a iş saatleri ve misyonu dışında çalışması konusunda kimlerin baskı yaptığını kardeşleri çok net biliyorlar. Şayet Nurhayat o baskılar sonucunda o gün orada olmasaydı, misyonu olmayan bir duruma zorlanmasaydı, patlama olsa bile ölmeyecekti, ortamızda olacaktı” dedi.
Menteşe’nin Bayır Mahallesi’nde 15 Temmuz 2023 tarihinde sabah saatlerinde hidrojen gazı üretim ve dolum tesisinde patlama meydana geldi. Patlamada, dolum yapan 2 personel yaralandı. Etraftakilerin ihbarıyla olay yerine itfaiye, sıhhat ve jandarma grupları sevk edildi. Sıhhat misyonlarınca Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan Nurhayat Karataş, hekimlerin tüm müdahalesine karşın kurtarılamadı.
FİRMA SAHİPLERİ TUTUKLANDI
Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı’nca başlatılan soruşturma kapsamında iş yeri sahibi Ali B. (63) ile oğlu Akın B. (30), sonraki gün gözaltına alındı. Jandarmadaki süreçlerinin akabinde adliyeye sevk edilen baba ve oğul, ‘taksirle bir kişinin vefatına ve birden fazla kişinin yaralanmasına sebebiyet verme’ kabahatinden tutuklandı.
“O GÜN ORADA OLMAMASI LAZIMDI”
Hayatını kaybeden Nurhayat’ın ailesinin avukatı Didem Alaca, patlamayla ilgili hazırlanan ön rapora ait açıklama yaptı. Raporda tutuklu bireylerin kusurlu bulunduğunun belirten Alaca, şunları söyledi:
“15 Temmuz günü Nurhayat kelam konusu fabrikada aslında muhasebe görevlisiyken ve o gün resmi tatil olmasına karşın iş yerine çağrılıyor. Acil yetiştirilmesi gereken işler olduğu söyleniyor. Sabah erkenden kalkıp apar topar iş yerine gidiyor. Nurhayat’ın iş yerinde olağan de yapması gereken iş, tüpleri barkodlamak ancak bu barkodlama işlerini tüp dolum yerinde yapmaması lazım olağanda. Yetişmesi gerektiği, ivedisi olduğu için orada yapmak mecburiyetinde kalıyor. Burada düşünmemiz gereken şey, o gün niçin oradaydı? İkincisi, orada olmasına karşın niçin tüp dolum rampasına çıkmak zorunda bırakıldı, orası onun vazife alanı mıydı, onun işi yapmasını kim zorladı, neden zorlandı?”
“İŞİ UCUZA MAL ETMEK İÇİN İNSAN SIHHATİ HİÇE SAYILMIŞ”
Patlayan tüple ilgili şüphelileri sözlerini aktaran Alaca, konuşmasını şu formda sürdürdü:
“‘Tüp bizim firmamıza ilişkin değil, dışarıdan geldi 2015 imal tarihli bir tüp. 10 yıllık bir son kullanma tarihi olsa daha 2025’e kadar kullanma müddeti vardır. Bize nazaran tüpün kendisi kusurludur. O yüzden patlama olmuştur’ halinde söylüyorlar. Artık bu tüp fabrikaya bu biçimde gelen birinci tüp değildir. Eminiz ki yüzlerce binlerce daha son kullanma tarihi geçmemiş, dışarıdan gelen ve daha ucuza mal olan tüpler daha evvel de gelmiştir. O tüpler patlamamışken bunlar niçin patladı? Bize nazaran bu tüpün maliyeti epey ucuz olduğunu için günümüzün şartlarında da bu işi ucuza mal etmek için insan sıhhati hiçe sayılmış görünüyor. Hem Nurhayat’ın o gün orada olmak mecburiyetinde bırakılması, hem de bu tüplerin sıhhatsiz, denetimden geçmemiş tüpler olması, bu mevt olayının önlenebileceğini bize gösteriyor.
“ÖN RAPOR FİRMA SAHİPLERİNİ KUSURLU BULDU”
Daha 25 yaşında gencecik yeni evlenmiş bir insan çok trajik bir halde hayata gözlerini yumdu. Hastaneye gittiğinde o vaziyette daha canlı. İşin bu trajik boyutu çok başka. Biz bu mevzu da ihmali olan herkesin peşinde olacağız. Nurhayat’ın ailesi çok bitik ve sıkıntı durumda. Biz hatalıların sonuna kadar peşinde olacağız. Savcılık şu an da gerekli çalışmaları yapıyor. Ön rapor alındı, gerekli tutuklamalar yapıldı. Yargılama ağır ceza mahkemesinde yapılacak zira evrakta bir meyyit bir yaralı var. Öbür yaralının durumu da kritik. Ön rapordan sonra alınacak ana raporu da biz inceleyeceğiz. Tabirinin de alınmasının istediğimiz öbür şahıslar var. Onların da sözünün alınmasını sağlayacağız.”
“NURHAYAT BASKILAR SONUCUNDA ORADAYDI”
Ön raporda, şu an da tutuklu bulunan firma sahiplerinin ve dolum yapan kişinin ihmalinin olduğunun açıkça belirtildiğini lisana getiren Alaca, şunları söyledi:
“Zaten asıl tutuklama münasebeti de bir meyyit ve bir yaralamalı olayda bu şahıslar asli kusurlu oldukları için haklı bir tutuklama. Gelecek olan rapor ve alınacak olan sözler değerli. Ön rapor, tek bir kişi tarafından, iş güvenliği uzmanı tarafından hazırlandı. Bu raporda dahi firmanın asli kusurlu olduğu açıkça belirtilmiş. Heyet halinde alınacak rapor farklı bir irdeleme gerekiyor. Ben orada da kusurlu olduklarının tespit edileceği kanaatindeyim. Nurhayat’ın kardeşlerinin bilhassa dinlenmesini istiyoruz. İş yeri tarafından Nurhayat’a iş saatleri ve misyonu dışında çalışması konusunda kimlerin baskı yaptığını kardeşleri çok net biliyorlar. Şayet Nurhayat o baskılar sonucunda o gün orada olmasaydı, vazifesi olmayan bir duruma zorlanmasaydı, patlama olsa bile ölmeyecekti, ortamızda olacaktı.”