Nöbetçi Eczaneler
Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Bütün bu olayların temel sorumlusu, Saray’da oturan kişidir. Toplumu bu kadar germenin mantığı var mı? Kutuplaşmadan bıkmadı mı? Ülkenin bu kadar sorunu varken nedir bu kutuplaşma, nedir bu hengame? ‘Gideceğim’ diye canı yanıyor” dedi. Kılıçdaroğlu, “Taş atanları değil, onlara taşı attıranları istiyorum. Kim onlara ‘taş atın’ diye talimat verdi? Bana asıl onlar lazım. Perdenin ardında kimler var? Kimler bu işi yaptı, provokasyonu kimler yaptı?.. Vali neden bu kadar yetersiz kaldı? Polis neden kılını kıpırdatmadı, neden tıpkı anda müdahale etmedi? Tıpkı anda tutuklaması gerekirdi, kelepçeleyip karakola götürmesi gerekirdi. Polise ‘dokunma’ talimatını kim verdi? Bize bunlar lazım” dedi.
CHP Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bu gece NTV’nin canlı yayınında gazeteciler Seda Öğretir ve Ahmed Arpat’ın sorularını yanıtladı. Kılıçdaroğlu, özetle şunları söyledi:
“SEÇİM MEYDANLARI BAHAR İSTİYOR: Yarış birinci tıpta biter. Seçim meydanları demokrasi, iktisadın düzelmesini istiyor. Konutlarda, mutfaklarda yangın var. Seçim meydanları, o yangınların durmasını istiyor. Çıkış istiyor, umut istiyor, bahar istiyor… Türkiye, hiçbir periyodunda bu kadar berbat bir atmosferle karşı karşıya kalmamıştı. İktisattan siyasete, yargıdan sıhhate kadar her alanda sorun var. Meselesiz hiçbir alanımız yok. Saray hariç. Orada sorun yok. Orası çok farklı bir dünya. Türkiye’den çok kopuk bir dünya. Onun dışında her kesim sıkıntılı. Problemden çıkmak, kurtulmak istiyor. Herkes şikayetçi. Kendilerini büyük ölçüde, ‘yalnız bırakıldık’ diye bize söz ediyorlar.
KİMLERİN YAPTIĞINI DA KİMLERİN TEŞVİK ETTİĞİNİ DE BİLİYORUZ: (Erzurum’da İmamoğlu’na saldırı) Elinde Türk bayrağı olan 7-8 yaşındaki bir çocuğa kim hangi münasebetle taş atar? Hangi vicdan sahibi buna ‘evet’ der. O meydanda yalnızca Türk bayrakları vardı. Elinde Türk bayrağı dalgalandıran insanlara terörist diye saldırıyorsunuz. Aklın alacağı şey mi bu? Provokasyon. Kimlerin yaptığını da kimlerin teşvik ettiğini de biliyoruz.
TEMEL SORUMLUSU SARAY’DA OTURAN KİŞİDİR: Ben, Erzurum’u bilirim. Erzurum’un eski ismi Doğu’nun Paris’idir. Erzurum böyledir. Erzurum, Nene Hatun’ların merkezidir. Birinci Meclis’in toplandığı vilayetlerden birisidir, Erzurum Kongresi’nin yapıldığı yerdir. Kazım Karabekir’in vazife yaptığı yerdir. Erzurum, dadaşlar kentidir. Çok sıcak insanları var… Ekrem Bey’e yapılanı bir Erzurumlunun kabul edeceğini hiç düşünmüyorum. Zira Erzurumlular o denli değil. Son derece sıcak kanlı, sevecen beşerler. Hepsi bize dayanak mi veriyor? Hayır, onu da biliyorum. Kimileri tahrik ettiler. Büyük bir olasılıkla ki onu da biliyoruz; elinde taş olan bireyler, bir manada bunu güvenlik güçlerinin nezaretinde yapıyorlar. Fotoğraflar var. Ellerinde taş, atıyorlar. Niçin atıyorsun kardeşim, hangi münasebet ile atıyorsun? Temel sorumlusu kimdir? Bütün bu olayların temel sorumlusu, Saray’da oturan kişidir.
‘GİDECEĞİM’ DİYE CANI YANIYOR: Toplumu bu kadar germenin mantığı var mı? Bu seçim sürecinde bir sefer dahi ismini ağzıma almadım. Kutuplaşmadan bıkmadı mı? Ülkenin bu kadar sorunu varken nedir bu kutuplaşma, nedir bu arbede? ‘Gideceğim’ diye canı yanıyor.
HAYATIMDA DUYMADIĞIM BÜTÜN PALAVRALARI BU DEVİRDE DUYDUM: Kardeşim, demokrasi bu türlü bir şeydir. Halkın oyuna başvurursunuz ya sizi seçecek ya beni seçecek. Hayatımda duymadığım bütün palavraları bu devirde duydum. Bu kadar büyük karalamaların olduğu bir seçim hiç hatırlamıyorum. Neredeyse bizi, teröristlerle yan yana, kucak kucağa yatan adamlar üzere tanımlıyor. Beşerde biraz akıl, mantık olur. Düne kadar kucaklaştığınız beşerler. Güya onlar değil de biz kucaklaşmışız. Akıl alacak şeyler değil. Palavra söylüyorsunuz.
DEVLET SAHİPSİZ KALDI: Cumhurbaşkanlığı makamında oturan şahıslar palavra söylemezler. Topluma inanç verirler. Ağır başlı olurlar. Cumhurbaşkanlığı makamı böyledir. Zira devletin sigortasıdır. Bırakmışsınız orayı, devlet sahipsiz kaldı. Asıl beka sorunu budur. Toplumu böl, kutuplaştır; birbiri ile çatışma noktasına getir. Akıl alacak şey değil. ‘Oraya gidenler, olaylar çıksın diye birbirlerini taşlamışlar.’ Şeytanın aklına gelmez. Nasıl beşerler bunlar? O bayanlara, küçük çocuklara nasıl taş atarsın?
TAHRİK EDENLER KİM? ORAYI YÖNETENLER: Bunu yapanlar insan değil. Bindirilmiş kıtalar gibi… Sayıları da fazla değil yani. 25-30 kişi bunlar. Ellerinde taşlarla, evvelce hazırlanmış, güvenlik güçlerinin de nezaretinde orada bekliyorlar. Tahrik edenler kim? Orayı yönetenler. Şayet bir vali, ‘Kardeşim, bunu siz nasıl yaparsınız’… Kim gözaltına alındı? Herhalde gidecekler, CHP vilayet liderini gözaltına alacaklar. Taş atanlar belirli. Fotoğrafları var. Ankara’dan talimat mı gelmesi lazım gözaltına alınmaları için? Niçin almadılar? Anında alacaklar. Kabahati görüyor, hatalıyı görüyor, hür bırakıyor. Ankara’dan talimat bekliyor. Adalet Bakanı, o kararı kendi iradesi ile mi veriyor sanki? Herkes gitti. Gözaltına alınacaklarmış, niçin almadın vaktinde? Bunları kimler tahrik etti?
BÜTÜN VATANDAŞLARIMA SESLENİYORUM: LÜTFEN SAKİN OLUN: Bütün bunlara karşın bütün vatandaşlarıma sesleniyorum: Lütfen sakin olun. Seçime gidiyoruz, savaşa gitmiyoruz. Türkiye’ye demokrasiyi, özgürlükleri getireceğiz. Orta Çağ’da mı yaşıyoruz? 21. yüzyıl, insan hakları yüzyılıdır. Benim söylediğimi herkes kabul etsin diye bir niyetim de yok. Ben, herkesin niyetine hürmet duyarım. Gidiyorsunuz oraya, otobüsün üstüne çıkıyorsunuz, konuşma yapacaksınız.
TAŞ ATANLARI DEĞİL, ONLARA TAŞI ATTIRANLARI BEN İSTİYORUM: Büyükşehir Belediye Başkanlığı neden bütün otobüsleri oraya yığdı? Engellemek için. Kimi suçlamanız lazım? Büyükşehir Belediye Lideri’ni. Kimi suçluyorsunuz? Müsaade vermeyen kişi aşikâr. Oraya gidecek, konuşacak; siz onu suçluyorsunuz, ‘Niye burada konuştun’ diye. Taş atanları değil, onlara taşı attıranları ben istiyorum. Taş atanlar; cebine para koymuşlardır, ‘taş at, sana para vereceğiz’ demişlerdir. Kim onlara ‘taş atın’ diye talimat verdi? Bana asıl onlar lazım. Perdenin gerisinde kimler var?
POLİSE ‘DOKUNMA’ TALİMATINI KİM VERDİ? Kimler bu işi yaptı, provokasyonu kimler yaptı? ‘Provokasyonu kendi kendilerine yaptılar’ diyenler var. Onlar çıkıp Erzurumlulardan özür dileyecekler mi? Erzurum Büyükşehir Belediye Lideri özür dileyecek mi? ‘Tahriklere yol açtım, miting meydanını kapattım; özür diliyorum, demokrasiye ters davrandım, yapmamam gerekiyordu’ diyecek mi? Vali neden bu kadar yetersiz kaldı? Polis neden kılını kıpırdatmadı, neden tıpkı anda müdahale etmedi? Tıpkı anda tutuklaması gerekirdi, kelepçeleyip karakola götürmesi gerekirdi. Polise ‘dokunma’ talimatını kim verdi? Bize bunlar lazım.
YÖNETİMDE EKSİĞİ, KUSURU OLABİLİR. ŞAHSÎ ÇIKAR SAĞLAMAYA YÖNELİK EFORLARI OLDU MU, OLMADI MI: (Muharrem İnce’nin Davutoğlu ve Babacan’ın çekilmesi şartı ile dayanak tarafındaki açıklamasına ait soru üzerine) Bir yanıtım yok. Biz, yolumuza devam ediyoruz.
(‘İnce’ye bir teklifle neden gitmediniz’ sorusu üzerine) İnce’ye bir teklif yapıldı. Detaylara girmek istemem. Ben Memleket Partisi’ni ziyaret ettikten sonra, dönünce akşam, bir arkadaşımı Muharrem Bey’e gönderdim. Sayın Engin Altay’ı Muharrem Bey’e gönderdim. Detaya girmek istemem.
(İnce’nin Babacan ve Davutoğlu ile ilgili tenkitlerinin sorulması üzerine) Geçmişe yönelik sorgulama; kul hakkı yiyenler, yolsuzluk yapanlar, köşeyi dönenlerle ilgilidir. Bu hususta tutumum son derece nettir. Asla ve asla vatandaşın parasını cebine atanı affetme üzere bir yetkim yoktur. Adaletsizliğe göz yumarsanız devleti yönetmenizin bir mantığı yok, o vakit tümüyle bunlara benzersiniz. Kim olursa olsun, babam bile olsa, yolsuzluk yapmışsa, tüyü bitmemiş yetimin hakkını yemişse, ben ona göz yummuşsam devleti yönetemem. Benim o denli bir halim yok. Benim 27 buçuk yılımı Erdoğan inceledi. Toplu iğne ucu kadar bir şey bulamadılar. Bulamazlar. Yolsuzluk varsa, hırsızlık varsa… Ali Yeşildağ söylüyor değil mi, kimin ne kadar rüşvet aldığını. Ben Cumhurbaşkanlığı koltuğunda olsaydım, Trump bana birebir tehdidi yapsaydı, ‘Malvarlığımı araştırmazsanız namertsiniz’ derdim. Asıl beka sorunu budur. Ben, Sayın Davutoğlu’nu da Babacan’ı da… İdarede eksiği, kusuru olabilir. Şahsî çıkar sağlamaya yönelik eforları oldu mu, olmadı mı? İkisi için de rahatlıkla söyleyebilirim; hayır efendim, o denli bir şeyleri, yok. İkisi için de…
ÜÇ YIL İÇİNDE YOKSULLUĞU BİTİRECEĞİM: Artık gitmeleri lazım. Artık bıktık. Karamsarlıktan, açlıktan bıktık. Yoksulluğu bitireceğim. Üç yıl içinde yoksulluk… Hiçbir aile ‘ben yoksulum’ demeyecek. Üç yıl içinde.
HİÇBİR TARTIŞMA OLMASIN DİYE, 2.400 UNSURLUK METNİ HAZIRLADIK: (‘Seçim sonrasında CHP’den kopuşlar olur tasanız var mı’ sorusu üzerine) Hayır. Biz, altı başkan bir ortadayız. CHP listesinden milletvekili olanlar, doğal olarak kendi partilerine gideceklerdir. Önümüzdeki beş yıl içinde hiçbir tartışma olmasın diye 2 bin 400 unsurluk metni hazırladık. Hiçbir ihtilaf çıkmayacak.
TERÖR ÖRGÜTÜNÜN GERİSİNE SIĞINARAK BİZE SALDIRIYORLAR: (Kandil’den gelen açıklamalar) Kandil’den Millet İttifakı’nı desteklemeye yönelik açıklama kimin işine fayda? Millet İttifakı’nın işine mi, Cumhur İttifakı’nın işine mi fayda? Akıl var, mantık var. Terör örgütü kalkıp da ‘Ben seni destekliyorum’ diyorsa aslında karşı tarafı destekliyor demektir. Mantık onu öngörmez mi? Yaptığı o, terör örgütünün. Terör örgütünün ardına sığınarak bize saldırıyorlar. ‘Aman bunları destekleyin’ diyorlar ‘ki biz de suçlayalım’. Bu milletin aklı vardır, feraseti vardır; bunları bilir. Bunlar asıl beka problemidir. Biz, Türkiye’yi buradan çıkarmak istiyoruz. Kelam verdim, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde hiçbir vatandaşımın yüzünü yere eğdirmeyeceğim. Onurunu da prestijini da koruyacağım.
SEN, BUNLARI, MALVARLIĞINI KORUMAK İÇİN Mİ BÜYÜKELÇİ TAYİN EDİYORSUN? Dışişleri Bakanlığı’nı devre dışı bıraktılar. Rüşvet alan adamın büyükelçilikte ne işi var? İsmini de veriyorum, dava bile açamıyor. Niçin? Zira rüşvet evraklarını ortaya koyacağız. İki kişi var bu türlü. Hayatı boyunca dış siyaset konusunda bir makale okumamış kişiyi büyükelçi tayin ediyorsunuz. Beyefendi; sen, bunları, malvarlığını korumak için mi büyükelçi tayin ediyorsun? Senin çıkarlarını korumak için mi? Senin ailenin çıkarlarını korumak için mi tayin ediyorsun?
KAN DEĞİŞİMİNE MUHTAÇLIK VAR: Masanın altı, üstü, yanı… Yok o denli bir şey. Görüşümüz net. HDP’nin de olduğu üçüncü ittifakın görüşü de net. Daima deniyor, ‘HDP’… Hayır. HDP’nin de dahil olduğu bir ittifak var. Biz, yalnızca o ittifakın değil, oy veren tüm vatandaşların oyuna talibiz. Türkiye’nin buradan çıkması lazım. Bunun için de bir kan değişimine gereksinim var.
LİYAKATLİ TAKIMLARI ATAMAZSAK BİZ DE YANLIŞ YAPMIŞ OLURUZ:
NEFES ALIŞLARINI BİLİYORUZ BİZ BUNLARIN:
HER ŞEYİ YAPARLAR BUNLAR. HER ŞEY BEKLENİR BUNLARDAN: (‘Ortaya çıkacak birtakım görüntülere karşı ön aldığınızı söylüyorlar’ kelamları üzerine) Elbette. (‘Böyle bir görüntü bekliyor musunuz’ sorusu üzerine) Olabilir. Her şeyi yaparlar bunlar. Erzurum’daki akına bile ‘kendileri yaptılar’ diyen adamlardan beklenmez mi? Her şey beklenir bunlardan. Palavra üretme makinesi şu anda, Bağlantı Başkanlığı. Senin hackerlarla ne işin var? Devletin kurumunun yurt dışındaki hackerlarla ne işi var? Tamamı, diğer ülkelerin istihbarat örgütlerinin kucağına düştüler. Ben, sorumlu bir kişi olarak uyardım, ‘Bakın, siz, yabancı istihbarat örgütlerine hizmet eder noktaya geliyorsunuz’ diye. Yaptılar.
YAYINLASINLAR, ELLERİNDEN TUTAN MI VAR: (Bozdağ’ın ‘Belli bir kaset var, ön almaya çalışıyorlar’ tarafındaki açıklamalarının anımsatılması üzerine) Hayır. Yayınlasınlar, ellerinden tutan mı var? Deepfake… Sizin imajınız var, diğerinin sesini sizin sesiniz üzere yapıyorlar. Yarım saat içinde bunun uydurma olduğu çıkıyor zati. Sanıyorlar ki hiçbirisini bilmiyoruz. Siz kimsiniz? Devlet nedir bilmiyorsunuz. Devleti, parti devletine dönüştürdünüz.
SEÇİMİ BİR ALALIM, MEMLEKETE BİR BAHAR HAVASI GELSİN, BİR RAHAT NEFES ALALIM, HEPSİ ÇÖZÜLECEKTİR: (Cumhurbaşkanı yardımcılarının görevlendirmeleri nasıl olacak) Evvelce bakanlar heyeti yok muydu? Kaç kişi vardı? Yedi kişi oturacağız. Biz, onlar üzere yönetmeyeceğiz. Durum ve Hasar Tespit Kurulu kuracağız. KÖİ yükümlülüklerini bilmiyoruz. Altı önderin önüne, Türkiye’nin gerçek durumu nedir, koyacak. Merkez Bankası’nın durumu nedir, bilen var mı? Strateji ve Planlama Teşkilatı kuracağız. Önceliklerimiz nedir? Borcumuz nedir? Yükümlülüklerimiz nedir? Geliri nereden elde edeceğiz? Bir kişinin iki dudağına bir devlet teslim edilemez. İstişare dediğimiz bir olay var. İstişare, temel gayelerimizden biridir. (Liderler ortasında tam uzlaşı mı aranacak) Hepsi çözülür. (Cumhurbaşkanı yardımcısının sorumluluk alanları nasıl olacak) Bu mevzuyu şimdi konuşmadık. Sorumluluk nedir, nasıl paylaşılacak konuşacağız. Seçimi bir alalım, memlekete bir bahar havası gelsin, bir rahat nefes alalım, hepsi çözülecektir.
KAYBEDECEKLERİNİ BİLİYORLAR. MİLLETİN TAHAMMÜLÜ KALMADI: (Vaatlerin kaynağına ait soru) 27 buçuk yıl bu devlette çalıştım. Hesap uzmanı olmak kolay değildir. Kaynağı yanlışsız ve yerinde kullanırsınız sorun yok. Bir şey gerçekleşiyor Türkiye’de; geniş kitlelerden toplanan gelirler bir avuç şahsa aktarılıyor. Bunu kim yaptı? AB’deki enflasyon, ABD’deki enflasyon niçin benim sırtımda. Kendisi, yakın etrafı, çeteler, uyuşturucu baronları zenginleşiyor, halk yoksullaşıyor. Ülkeyi bu hale getirdiler, afralarından tafralarından geçilmiyor. Terörist varsa, yakalamıyorsan zati kabahat işliyorsun. Yok bunlar. Faili meçhul, düşmanlar… Akıllarını yitirdiler, kaybedeceklerini biliyorlar. Milletin tahammülü kalmadı.
YOKSULLUĞU BÜSBÜTÜN TARİHE GÖMÜYORSANIZ BU BENİ HEYECANLANDIRAN YASADIR: (İlk kararname ne olacak) Savurganlığı önleme… Bir çalışma yapılıyor. Bir numaralı kararname olarak hızla yayınlayacağız. Beni heyecanlandıracak olan şudur. Bu ülkeye adaleti getiriyorsanız, yoksulluğu büsbütün tarihe gömüyorsanız bu, beni heyecanlandıran yasadır. Aile Takviyeleri Sigortası… 52 yıldır bu yasa çıkmıyor, çıkaracağız. İki; Siyasi Ahlak Kanunu… Bütün köy okullarını açacağız. Asıl heyecanlandıran… 100 bin öğretmen atayacağız.
BAZI ÖGELERİN SEÇİM GECESİ SOKAĞA ÇIKIP TAŞKINLIK YAPACAKLARI İSTİKAMETİNDE DUYUMLAR GELİYOR: (Sevinç şovları uyarısı) Birtakım ögelerin seçim gecesi sokağa çıkıp taşkınlık yapacakları istikametinde duyumlar geliyor. Yalnızca bana değil, öbür önderlere de bu türlü duyumlar geliyor. Herkesin sakin olmasını istiyorum. Şundan herkesin emin olmasını isterim; sandık güvenliğini yüzde 100 sağlamış durumdayız. Tam 1,5 yıldır bunun için çalışıyoruz. Hangi sandıkta kimler misyonlu, tamamı belirlenmiş durumda. Her okulda, metropollerin tümünde, bir istekli avukat olacak. Bütün vatandaşlarımın emin olmasını ve inanç içinde gidip oy kullanmalarını istiyorum. Biz, İstanbul tecrübesi, birinci pilot çalışmayı orada yaptık. YSK bir orta seçim sonuçlarını yayınlamadı, TRT vermedi. Bütün sandıkların sonuçları ve ıslak imzalı tutanaklarının birer örnekleri bizde vardı. Ne yaparlarsa yapsınlar? Bütün sandıkların ıslak imzalı tutanaklarından birer örneği alacağız. Herkes vazifesini biliyor. Sarsıntı bölgesi ile ilgili problemimiz oldu, onu da hızla telafi ettik.”