Nöbetçi Eczaneler
İYİ Parti Genel Lideri Meral Akşener, mahallî seçime ait, “Öyle adaylar çıkaracağız ki mesela İzmir. İzmir’de CHP ceketini assa seçilir diye bir kanaat var. Ümit Özlale şu an prestijiyle çalışıyor ve bakın ‘Ben adayım’ dedi. Bize dedi, dışarıya diyemedi daha. Bugün ben buradan ilan ediyorum.” dedi.
Akşener, gazeteci Fatih Altaylı’nın sorularını toplumsal medya platformu Youtube’da yanıtladı.
50 artı 1 ittifak sisteminin Türkiye’yi kutuplaştırdığını ve ülkeye ziyan verdiğini savunan Akşener, bu nedenle ittifak sistemi içinde yer almamaya kararlı olduklarını belirtti.
Cumhur İttifakı’nda gözle görülmeyen şeyler yaşandığını öne süren Akşener, “Beni ve GÜZEL Partiyi düşmanlaştırarak AK Parti bünyesinden, bizim üzerimizden Sayın Kılıçdaroğlu’na gelebilecek oylar ya da aday gösterdiğimiz şahsa gelebilecek oyların önü kesildi.” diye konuştu.
İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Lideri Mansur Yavaş’ın “cumhurbaşkanı adaylığına ait sürece” değinen Akşener, mahallî seçimlerdeki hallerinin ne olacağıyla ilgili şunları kaydetti:
“Bana arkadaşlarım dediler ki, ‘Evet biz cumhurbaşkanı adayı gösterdik her ikisini, yani bizden aldığınız feyzle gösterdiniz. Problemlere davette bulundunuz. İki arkadaş da kabul etmedi. Milletin sesini bildirdiniz.’ Söylemeye çalıştığım şey şu, aslında birinden biri ‘adayım’ deseydi oradan çıkarlardı. Kararlılık öteki bir şey. Arkadaşlarımız diyor ki, ‘Milletin sesini değerlendirmedi arkadaşlar. Sen onları kötülemek zorunda değilsin. Sen onları övebilirsin.’ Orada da bir sorun yok fakat biz her yerde başka gireceğiz. Artık ben bunu GİK’e getireceğim.”
“İstanbul ve Ankara dahil mi?” sorusuna Akşener, “Ankara dahil.” karşılığını verdi.
“İstanbul’un ve Ankara’nın büyük ihtimalle altılı masadaki eski ortağınızın partisi tarafından kaybedileceğini göze alıyor musunuz?” sorusuna Akşener, “Hepsini alıyoruz. Tahminen bizimki seçilecek. O denli adaylar çıkaracağız ki mesela İzmir… ‘İzmir’de CHP ceketini assa seçilir’ diye bir kanaat var. Ümit Özlale şu an prestijiyle çalışıyor ve bakın ‘Ben adayım’ dedi. Bize dedi, dışarıya diyemedi daha. Bugün ben buradan ilan ediyorum.” karşılığını verdi.
Altılı masadan kalkması
Cumhurbaşkanı adayının belirleneceği gün altılı masadan kalkmasına ait soru üzerine Akşener, şöyle konuştu:
“Saadet Partisi’nde olacağı için toplantı bana Saadet Partisi Genel Lideri geldi ve ben adayla ilgili ne düşündüklerini sordum, gittim DEVA Partisi’ne sordum, Gültekin Bey’e gittim. Yani ben tamamına gittim. Bir fotoğraf çıktı orta yere. Saadet Partisinin yerindeki toplantıda ne konuşulacağı ortaya çıktı ki nasıl bir yolla seçilecek? Ben de bizim GİK’ten ona yönelik bir yetki aldım. Gittim, ben bekliyorum ki yolu konuşacağız.
Bana verilen yetki şu. Artık bu iki arkadaş çok önde olduğu için bu isimleri ben söyleyeceğim. Başkaları de isimler söyleyecek ve sonuçta bu isimlerle ilgili olarak partimizin önerisi, her bir partinin güvendiği bir şirketi gösterip onların araştırma yapması, o 1 hafta içinde olan bir iş, sonuçta kim çıkıyorsa onu kabul etmemiz. Enteresan bir şey oldu birden konuşma, ‘Kim aday olsun’a evrildi. Birinci kelamı Gültekin Bey’e verdiler. Gültekin Beyefendi Kemal Bey’i söyledi. Sonra Ali Bey’e verildi. Ali Beyefendi, ‘Kemal Bey’ dedi. Temel Beyefendi, ‘Kemal Bey’ dedi. Sayın Davutoğlu da ‘Sayın Akşener aday olmadığına nazaran Kemal Bey’ dedi. Bana geldi sıra, ben bu türlü böyle aldım geldim yetkiyi. Bunu yanlışsız bulmuyorum. O vakit siz ‘Kemal Bey’ dediniz, Kemal Bey’e hürmetim, sevgim sonsuz. Amma velakin o vakit 2 yıla yakın olmuştu gezeli, Türkiye’yi iki kez dolaştım. Bu iki arkadaş var, bunlar benim babamın oğlu değil. Bunları meşhur eden ben değilim. İta amiri Sayın Kılıçdaroğlu ve CHP…Ama bu türlü oldu. Hatta gidip bunu bu türlü böyle söylediğimi de söz ettikten sonra, benim yetkim şu, ‘Siz de adaylarınızı söyleyin.’ Sistem önerdim, ondan sonra bu sistemle ilgili bu türlü bir gökyüzüne bakma oldu. Sonra Sayın Kılıçdaroğlu dedi ki, ‘Meral Hanım imzalamıyorsa imzalamasın. Biz beşimiz imzalayalım, çıkalım’ dendi. Ben de aldım evrakımı ‘Peki o vakit size muvaffakiyetler diliyorum’ dedim. Durdurdular beni. Ondan sonra denildi ki ‘Madem bu yetkiyi aldınız, o vakit partinize Kemal Bey’i götürün.”
Daha sonra kağıdı imzaladığını ve arkadaşlarını topladığını tabir eden Akşener, olanları anlattığında arkadaşlarının çok sert hal koyduğunu söyledi.
Sonra 2 başka konuşma hazırladığını anlatan Akşener, “Arkadaşların içinde milletvekillerimiz, GİK üyelerimiz var. Hatta teşkilatımızdan beşerler var. Yani geniş kapsamda bir toplantıydı lakin sahiden çok sert bir hal kondu. Dedim ki konuşmaya başlarken ‘Ben 2 konuşma hazırladım, biri daha yumuşak huylu birisi sert.’ Sizin görüşünüze nazaran konuşmayı yapacağım. ‘Kesinlikle o masaya dönmeyeceksin’ dendi. Bir arkadaşımız yalnızca ‘Bunu bu sertlikle yapmayalım’ dedi. Allah var o o denli dedi. Bahadır Fazilet Beyefendi. Sonuç prestijiyle ben o konuşmayı yaptım ve gittik.” diye konuştu.