Ana Sayfa Arama
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Germencik’te jeotermal santralleri nedeniyle etraf kirliliği kaygısı

Germencik’teki jeotermal santrallerine yakın artezyen kuyularından alınan suların incelenmesinde ağır metallere rastlandı. Germencik Etraf ve Tabiat Derneği Lideri suyun zehir üzere aktığını belirtirken, bölgedeki jeotermal sondajların durdurulması gerektiğini söyledi.

Bu haberin fotoğrafı yok

AYDIN’ın Germencik ilçesinde jeotermal santrallerine yakın artezyen kuyulardan alınan suların incelemesinde; çok yüksek oranda bor, demir, alüminyum, çinko ve selenyum, üzere ağır metallere rastlandığı belirtildi. Germencik Etraf ve Tabiat Derneği Lideri Halil Çetinkaya, “Sudaki kirlilik pahaları binlerin üzerinde çıktı. Uzmanların bize aktardığına nazaran su değil; zehir akıyor. Bölgemizde haddinden fazla ve kapasitesinin üzerinde yapılan jeotermal sondajlarının bir an evvel durdurulması gerekiyor” dedi. Vilayet Tarım ve Orman Ahmet Ökten ise bölgedeki yer altı sularında bor oranının yüksek olduğunu, pamuğa ziyan vermediğini, lakin incir ve zeytin ağaçlarında ziyana yol açabildiğini söyledi.

Germencik Etraf ve Tabiat Derneği (GERÇED) üyeleri, jeotermal santraller nedeniyle bölgedeki artezyen kuyulardan çıkan suların kirli olduğunu belirterek, durumu Aydın Vali Yardımcısı Mustafa Hulusi Arat’a iletti. Arat, kuyulardaki suların tahlil edilmesini istedi. Devlet Su İşleri (DSİ) 21. Bölge Müdürlüğü’ne bağlı uzman takımlar, jeotermal santrallerine yakın Alangüllü ve Hıdırbeyli mahallerindeki 4 artezyen kuyudan tahlil için su numunesi aldı.

Numuneler, Türkiye Standartları Enstitüsü’nde (TSE) incelendi. İncelemede; sularda çok yüksek oranda bor, demir, alüminyum, çinko, selenyum, krom, bakır üzere ağır metallere rastlandığı belirtildi. Demirin 20 bin kat, alüminyumun 7 bin 500 kat, arseniğin 5 bin 300 kat, lityumun 5 bin, molibdenin 4 bin 300, manganın 4 bin 300, kurşunun 2 bin 900, nikelin 1900, kromun 400, baryumun 250, selenyumun, kobaltın 60, çinkonun 15, borun 8 ve bakırın ise 2 kat fazla çıktığı kaydedildi.

‘SU DEĞİL; ZEHİR AKIYOR’

Germencik Etraf ve Tabiat Derneği Lideri Halil Çetinkaya ile Basın Sözcüsü Metin Aydın, İçişleri Bakanlığı Bilgi Edinme, İstatistik ve Protokol Daire Başkanlığı’na müracaat edip, sonuçları öğrendiklerini, lakin bu durumun kamuoyundan saklandığını sav etti. Halil Çetinkaya, “Germencik’in çeşitli noktalarındaki sondaj kuyularından tahlil için numuneler alındı. Yapılan incelemelerde durumun çok vahim olduğunu gördük. Sudaki kirlilik kıymetleri binlerin üzerinde çıktı. Uzmanların bize aktardığına nazaran su değil; zehir akıyor. Bölgemizde haddinden fazla ve kapasitesinin üzerinde yapılan jeotermal sondajlarının bir an evvel durdurulması gerekiyor. Bu tesislerin ırmakları, çayları ve yer altı su kaynaklarını kirlettiğini tekraren söyledik. Lakin şu ana kadar hiçbir tedbir alınmadı. Aydın’ın toprağı ve bitki örtüsü zehirleniyor” dedi.

‘ÇOK YÜKSEK ORANDA BOR, NİTRAT VE AMONYAK SAPTANDI’

Metin Aydın ise yüksek tarım potansiyeline sahip Aydın için suyun vazgeçilmez olduğunu belirterek, “Büyük Menderes Havzası’nda ziraî sulamada kullanılan en değerli hali artezyen kuyularıdır. 2010 yılında yapılan araştırmalarda; Aydın’da 15 binin üzerine artezyen kuyu olduğu saptandı. Farklı bölgelerde yapılan çalışmalarda, Aydın’daki artezyen kuyularının kimilerinde çok yüksek oranda bor, nitrat, nitrit ve amonyak saptandı. Bu çalışmalar DSİ ve Adnan Menderes Üniversitesi tarafından yapıldı. En yüksek nitrit ve nitrat Alangüllü bölgesinde saptandı. İncir ve zeytin bahçelerinde olan bu kuyular, jeotermal santrallerine 200 ila 400 metre yakınında bulunmaktadır” diye konuştu.

‘5 YIL GEÇTİ, HALA ESER ALAMIYORUZ’

Aydın’ın çok önemli bir tehlike ile karşı karşıya olduğunu söyleyen Aydın, Türkiye Standartları Enstitüsü (TSE) tarafından çıkan tahlil sonuçları içme suyu yönetmeliğine nazaran yapılmaktadır. Bu bölgede bir bilim adamının yaptığı çalışmada da jeotermal santrallerine yakın incirlerde yüksek ölçüde ağır metal olduğu saptandı. Bu bölgede bir bahçede 500’e yakın incir ve zeytin ağacı kurudu. 5 yıl geçmesine karşın bu bahçeden hala eser alınamamaktadır. Bu bölgedeki incir ve zeytin ağaçlarının tek kuruma nedeni ise yer altı sularındaki bor düzeyinin öbür bölgelere nazaran daha yüksek olmasından kaynaklıdır. Ağır metaller ile kirlenen yer üstü ve yer altı suları, bu topraklarda yetişen ziraî eserleri tüketen beşerler dahil, tüm canlılarda önemli sıhhat sıkıntıları yaratma potansiyelindedir” dedi.

‘YER ALTI SULARINDA BOR ORANI YÜKSEK ÇIKIYOR’

Aydın Vilayet Tarım ve Orman Müdürü Ahmet Ökten de “O bölgede, yer altı sularında bor oranı yüksek çıkıyor. Ziraî alanda bir problem yaşanmıyor. Pamuğa ziyan vermiyor. Lakin incir, zeytin ağaçlarında ziyana neden olabiliyor. O bölgede yer altı suyuyla sulama yapacak olan bireylerin kesinlikle bize gelip, gerekli analiz tahlillerini yaptırması gerekir” diye konuştu.

Bölgedeki jeotermal tesisi yetkilileri ise bahisle ilgili açıklama yapmadı. (DHA)

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Yeni