Nöbetçi Eczaneler
CUMHURBAŞKANLIĞI Bağlantı Lideri Fahrettin Altun, ‘Bir Hakikat Savunucusu Olarak Necip Fazıl Paneli’ne katıldı. Panelde konuşan Altun, Kendi pahaları ve şahsiyetiyle bir milleti kendi yapan ülkülere yanlışsız yönlendiren Necip Fazıl vefatının üzerinden 40 yıl geçmiş olmasına karşın hala gençlere tesir etmeye, onları yetiştirmeye ve tohum saçmaya devam etmektedir dedi.
Cumhurbaşkanlığı Bağlantı Lideri Fahrettin Altun, Necip Fazıl Kısakürek’in vefatının 40. Yıl dönümü nedeniyle İrtibat Başkanlığı İstanbul Bölge Müdürlüğü’nde düzenlenen ‘Bir Hakikat Savunucusu Olarak Necip Fazıl Paneli’ne katıldı. Panele vatandaşlar ve öğrenciler de katıldı. Programda konuşma yapa Fahrettin Altun, Necip Fazıl Kısakürek’i rahmetle andığını belirterek, Sözlerimin başında bir yanıyla derviş, bir yanıyla fedai, kürsülerin emsalsiz hatibi büyük mütefekkir, büyük şair, fikir ve aksiyon adamı Necip Fazıl Kısakürek’i rahmetle minnetle yad ediyorum. Gayemiz onun mümtaz şahsiyetinde, sembolleşen, mahpuslarla, mahkumiyetlerle apoletlenen, hakikat gayretini tüm boyutlarıyla anlamaya çalışmak. Bu kıymetli uğraşın anlaşılmasına katkı sunmaktır. Üstat Necip Fazıl’ın 26 Mayıs 1904 yılında İstanbul’da başlayan 79 yıllık hayat serüveni tıpkı vakitte ülkemizin çalkantılı, toplumsal ve siyasi hayatına da ışık tutan, yakın tarihimizin kıymetli bir kısmını aydınlatan bir hayattır. Necip Fazıl Jakoben seçkinlerin millete reva gördüğü zulümler karşısında batı ve doğu dünyasının mirasını İslam’ın fikir indiğinden geçirmiş, aşkın zekasıyla ve iman harcıyla karılmış fikirleriyle amansız bir hakikat çabası vermiştir. Necip Fazıl Kısakürek’in fikir dünyamıza, fikir dünyamıza, yaptığı katkılar son derece geniş bir çerçevede ele alınması gereken katkılardır. Ama bilhassa vurgulamak isterim ki Necip Fazıl Kısakürek’in yakın devir tarihimize ve Türk çağdaşlaşmasına yönelik tahlilleri, tespitleri son derece kıymetlidir. Bu istikametiyle Necip Fazıl alternatif bir hafıza siyaseti önermiş ve sıkıntı vakit batılılaşmanın neredeyse iman mertebesinde kabul gördüğü vakitlerde alternatif bir tarih ortaya koymuş ve batılılaşma anlatısının dışında Türklerin gerçek tarihini büyük bir yürekle, gür bir sedayla ortaya koymayı başarmıştır dedi.
AYASOFYA’YI ZİNCİRLERİNDEN KURTARMAK CUMHURBAŞKANIMIZ SAYIN RECEP TAYYİP ERDOĞAN’A NASİP OLMUŞTUR
Fahrettin Altun konuşmasının devamında, Kendi pahaları ve şahsiyetiyle bir milleti kendi yapan mefkurelere yanlışsız yönlendiren Necip Fazıl vefatının üzerinden 40 yıl geçmiş olmasına karşın hala gençlere tesir etmeye, onları yetiştirmeye ve tohum saçmaya devam etmektedir. Bugün üstadın davasında hasretini çektiği her oluş ve mananın millet ve devlet hayatında bir bir vuslata kavuştuğunu, büyük bir gururla, büyük bir sürurla görüyoruz. Onun tabiriyle kim var diye sorulduğunda gençliğinden bu yana ben varım diyen bir başkanımız var bugün. Bilindiği üzere üstat Necip Fazıl hayatı boyunca kötücül bir zihniyetle uğraş etti. Üstatla gönüldaşlık yapmış, onunla teşriki mesaide bulunmuş Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan da tıpkı zihniyetle yıllardır süren bir siyasi çaba vermiştir, vermeye devam etmektedir. Gençler Ayasofya açılacak bugün mü, yarın mı Bilmem lakin Ayasofya açılacak diyen üstadın emelini gerçekleştirmek Türk ve İslam dünyasının gönül sızısını dindirmek, Ayasofya’yı zincirlerinden kurtarmak Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a nasip olmuştur. Üstat Necip Fazıl’ın periyodun CHP iktidarına yönelik tenkitleri nedeniyle sık sık yargılandığını, tutuklandığını ve Büyük Doğu mecmuasının kapatıldığını, büyük zulümlere maruz kaldığını da biliyoruz. Ne yazık ki 2023 yılında dahi CHP zihniyetinde bir değişiklik olmadığını görüyoruz. Birebir jakoben zihniyet bugün de ortamızda yaşamaya devam etmektedir. Ne memnun ki bugün bu jakoben zihniyet iktidarda değildir. ve ancak bu zihniyet bu jakoben zihniyet büyük Türkiye davasının önüne mahzur olmaya uğraş etmektedir. Hatta bu zihniyet bugün Türkiye düşmanı terör örgütlerinin umut bağladığı bir konuma evrilmiş durumdadır. Bu kabul edilemez siyaset düşmanlığına, siyasetsizliğe aziz milletimizin umudu ise yeniden sayın Cumhurbaşkanımızdır. İnanıyorum ki aziz milletimiz büyük Türkiye davasına ve bu davanın başkanına sahip çıkacak 28 Mayıs’ta bir kere daha Recep Tayyip Erdoğan’ın yanında duracaktır diye konuştu.