Nöbetçi Eczaneler
İZMİR’in Urla ilçesinde barıştığı eşi Rıfat Yılmaz (26) tarafından kabloyla boğularak öldürülen Dudu Yılmaz’ın (21) ailesi, cinayet şüphelisine en ağır cezanın verilmesini istediklerini belirtti. Rıfat Yılmaz’ın kızına ilişkin cep telefonundan kendisine bildiriler attığını söyleyen Fatma Önal, “Kızıma ulaşmaya çalıştık ve cep telefonu numarasından ‘Geleceğim’, ‘Peşime düşmeyin’, ‘Sinemadayım’ yazan iletiler geldi. Aslında iletileri Rıfat Yılmaz, kızımı öldürdükten sonra onun ağzından yazmış” dedi.
Olay, 16 Haziran akşam saatlerinde, Atatürk Mahallesi’ndeki pansiyonda meydana geldi. Pansiyon çalışanları, 3 gündür burada kalan Dudu Yılmaz’ı göremeyince, durumu 112 Acil Davet Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine pansiyona gelen polis takımları, girdikleri odada, bir pastanede garson olarak çalışan Dudu Yılmaz’ı boynuna kablo dolanmış, hareketsiz yatarken buldu. Sıhhat gruplarının denetiminde Dudu Yılmaz’ın hayatını yitirdiği belirlendi. Dudu Yılmaz’ın cenazesi, Kuşçular Deve Deresi Mezarlığı’nda toprağa verildi.
İKNA EDİP, PANSİYONA ÇAĞIRMIŞ
Olayın akabinde Yılmaz’ın eşi Rıfat Yılmaz’a ise ulaşılamadı. Dudu Yılmaz’ın geçen yıl kasım ayında evlendiği Rıfat Yılmaz’dan şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanmak istediği, bu nedenle 3,5 aydır başka yaşadıkları tespit edildi. Çiftin oturdukları kiralık konutu de boşaltıp eşyalarını satması üzerine Dudu Yılmaz’ın, yakınları tarafından memleketi Çorum’a götürüldüğü söz edildi. Bir mühlet evvel İzmir‘e dönen Dudu Yılmaz’ı eşi Rıfat Yılmaz’ın ikna edip, pansiyona çağırdığı saptandı. İzmir Vilayet Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü takımları, yaptığı çalışmayla Rıfat Yılmaz’ı Konak ilçesinde yakalayıp, gözaltına aldı. Emniyetteki süreçlerinin akabinde Rıfat Yılmaz, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
‘ŞİDDET GÖRDÜĞÜNÜ SONRADAN ÖĞRENDİK’
Olayla ilgili başlatılan soruşturma sürerken, Dudu’nun acılı ailesi adalet davetinde bulundu. Kızının sistematik olarak şiddet gördüğünü belirten Fatma Önal, kendilerinin ise bu durumdan sonradan haberdar olduklarını belirtti. Önal, “Kızım bir dönercide çalışıyordu. Orada tanışmışlar. 1,5 sene sonunda Rıfat Yılmaz bizimle tanışmaya geldi. Anne ve babasının kanserden öldüğünü, kimsesi olmadığını söyledi. Birbirlerini çok sevdiklerini söylediler ve evlenmelerine müsaade verdik. Sonunun bu türlü olacağını nereden bilebilirdik? 4 ay evli kaldıkları müddette kızıma eziyet çektirmiş, telefonlarını kırmış. Kredi çektirdiğini kızımın da bu krediyi ödediğini, şiddet gördüğünü sonradan öğrendik. Yaşadıklarını bize anlatsaydı uzak durması için uyarırdık. Lakin kızım bize yaşadıklarını sonradan anlattı” dedi.
‘CİNAYETİ ARKADAŞINA SÖYLEMİŞ’
Cinayet şüphelisi Rıfat Yılmaz’ın, kızına ilişkin cep telefonundan kendisine iletiler attığını söyleyen Fatma Önal, “Kızıma yaptığı azapları öğrenince tehditleri nedeniyle Fırat Yılmaz hakkında 2 ay uzaklaştırma kararı aldırmıştık fakat kızım barışmaya karar verdi. Barıştılar lakin kızım bizde kalıyordu. Fırat ile dışarıda görüşüyorlardı. Dudu bana ‘Eşimle deniz kenarında gezeceğim. Akşam geleceğim’ dedi ve gitti. Akşam saatlerinde telefonla konuştuğumuzda geleceğini ve bir daha da Fırat’ın yanına gitmeyeceğini söyledi. O gece konuta gelmedi. Ulaşmaya çalıştık ve cep telefonu numarasından ‘Geleceğim’, ‘Peşime düşmeyin’, ‘Sinemadayım’ yazan bildiriler geldi. Aslında bildirileri Rıfat Yılmaz, kızımı öldürdükten sonra onun ağzından yazmış. Bir mühlet sonra da telefon kapandı. Bir arkadaşına Dudu’yu öldürdüğünü söylemiş. O kişi de kızımın işverenine durumu anlatınca işveren da bize ulaştı. Olaydan bu biçimde haberdar olduk” sözlerini kullandı.
Kızı için adalet vurgusu yapan Önal, “Çok sıkıntı günler geçiriyoruz. En ağır ceza verilsin. Adalet istiyoruz” dedi.
‘KIZIMI ÖLDÜRMEK İÇİN BARIŞMIŞ’
Rıfat Yılmaz’a indirimsiz en ağır cezanın verilmesi gerektiğinin altını çizen Dudu’nun babası Salih Önal ise “Bir çocuk nasıl büyüyor? Ciğerimiz yandı. Biz ona acıdık fakat o bize acımadı. Meskenini ocağını kurduğumuz, merhamet ettiğimiz kişi bizim canımızı yaktı. Onun indirimsiz en ağır cezayı almasını istiyoruz. Herkes vazifesini yapsın ve öteki canlar yanmasın. Herkesin evladı var. Hiç kimsenin canı yanmasın. Makûs insanlara fırsat verilmesin. Kızımı yanıma gelip, istemeden evvel kandırmış. Annesi ve babasını kanserden kaybettiğini öğrenince ona merhamet ettik. Meskenlerini biz kurduk. O bize bu berbatlığı yaptı. Kızım hiçbir şey yansıtmadı. Kızımla onu öldürmek için barışmış” diye konuştu.