Nöbetçi Eczaneler
CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, 12 Eylül askeri darbesi devrinde binlerce insanın azap gördüğü Diyarbakır Cezaevi’nin müzeye dönüştürülmesi davetinde bulunarak, ” Bu cezaevi dünyada azabın en ağır yaşandığı cezaevlerinden birisi. Onlarca insan azaptan hayatını yitirdi, binlerce insan azap gördü. Bu cezaevinin bir bütün olarak müzeye dönüştürülmesi, hafıza merkezine dönüştürülmesi lazım. ” dedi.
CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, 12 Eylül askeri darbesinin akabinde azap ile sık sık gündeme gelen Diyarbakır 5 No’lu Cezaevi’nde yatan yurttaşlarla bir ortaya geldi. Cezaevi önünde yapılan açıklamanın akabinde değerlendirmede bulunan Tanrıkulu, “Bugün 5 Eylül ve 5 Eylül 1983’te bu cezaevinde yaşanan azap olaylarına karşı bir direniş başladı. Birden fazla yurttaşımız ömrünü yitirdi. Onun 40’ıncı yılı. Hem o anmayı yaptı arkadaşlarımız, hem de taleplerini lisana getirdiler” dedi.
Tanrıkulu, cezaevinde kalanların taleplerini de lisana getirdiklerini belirterek şunları söyledi:
“O talepleri şu: Diyarbakır Cezaevi boşaltıldı ve Kültür Bakanlığı’na devredildi, buranın bir müze yapılması maksadıyla. Ben de milletvekilliğinden çabucak sonra 2013 yılında Diyarbakır Cezaevi’nin bir yasa ile müzeye dönüştürülmesi maksadıyla yasa teklifi verdim. Bu cezaevi dünyada azabın en ağır yaşandığı cezaevlerinden birisi. Onlarca insan azaptan ömrünü yitirdi, binlerce insan azap gördü… Bu cezaevinin bir bütün olarak müzeye dönüştürülmesi, hafıza projesine dönüştürülmesi lazım. O nedenle bu süreçlerin ivedilikle bir halde burada yaşayan insanların görüşleri alınmadan ve görüşleri alınmadan bir müzeye dönüştürülmemesi lazım. Çabuk edilmemesi lazım. Bir ihale sürecine başladığınızı biliyoruz. Benim hükümete çağrım şudur; bu süreçleri çok süratli rant emelli yapmayın. Bu müzeyi gerçek gayesine uygun bir biçimde yapması gayesiyle yurttaşlarımızdan burada kalanlardan Diyarbakır’ın kurumlarından, burada yaşanmışlıklardan, yazılmışlardan kesinlikle ve kesinlikle bir sonuç çıkartın. Buranın takipçisi olmaya devam edeceğiz. Burada ömrünü yitirenlerin önünde bir defa daha hürmetle eğiliyorum”