Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: ‘Afetlerin yaralarını daima birlikte sardık’

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: “Afetlerin yaralarını daima birlikte sardık”

KAHRAMANMARAŞ – Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Kahramanmaraş başta olmak üzere sarsıntıdan etkilenen bölgelerimiz afetlere karşı en dirençli bölgelerimiz olacaktır” dedi.

Yılmaz, 6 Şubat tarihinde yaşanan 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki sarsıntıların akabinde TOKİ tarafından Kahramanmaraş‘ta inşa edilen zelzele konutlarını yerinde inceledi. Dulkadiroğlu ilçesindeki Gaffarlı Mahallesine inşa edilen konutlar hakkında yetkililerden bilgi alan Yılmaz, hazır hale getirilen örnek dairelerin birine girerek yapılan çalışmaları yakından gördü.

TOKİ uygulama alanında yaptığı incelemeler sonrasında açıklamalarda bulunan Yılmaz, devlet ile milletin el ele vererek büyük afetin yaralarını süratli bir halde sardığını söyledi.

“En kısa müddette tamamlayıp, hak sahiplerine teslim edeceğiz”

Deprem konutlarının afetlere karşı dirençli bir halde inşa etme çabaları içerisinde olduklarını söyleyen Yılmaz, ” Kahramanmaraş‘ta alanda incelemeler yapıyoruz ve şu anda zelzeleden sonra inşasına başlanmış bölgedeyiz TOKİ’nin gerçekleştirdiği projelerden birini az evvel inceleme imkanı bulmuş oldum. Sarsıntının yaralarını süratli bir halde sarıyoruz lakin sarsıntıya dirençli bir biçimde yapılarımızı inşa etme çabasındayız. Burada gördüğümüz yapılar sağlam tabana, taban etütleri yapılarak afetlere karşı en yeterli teknik olan tünel kalıp sistemi ile gerçekleştirilen yapılar. TOKİ, biliyorsunuz 11 vilayette 133 binden fazla konut inşa etmişti ve sarsıntıda güzel bir imtihan verdi TOKİ. Bu konutlarda bir can kaybı yaşanmadı, zelzeleye karşı uygun bir testten geçmiş oldular. Tekrar burada TOKİ’nin tekniği ile inşa edilen binaların olduğu mahallemizdeyiz. İnşallah en kısa müddette buradaki yapıları tamamlayıp hak sahiplerine tahsis edeceğiz. Bir taraftan da yeni alanlarda yeni inşaatlar başlayacak. Toplama baktığımızda 650 bin konuttan bahsediyoruz. Köy meskenleri, depolar, ahırlar derken 850 bin civarında yeni yapılar inşa edilecek. Bu tabi büyük bir hadise fakat devletimiz güçlü. Devlet ile millet el ele inşallah bu yükün altından daima birlikte kalkacağız” dedi.

“Deprem bölgelerinde afetin yaralarını en kısa müddette saracağız”

Geçmiş yıllarda yaşanan afetlerde yaraların süratli bir formda sarıldığını söyleyen Yılmaz, “Sayın Cumhurbaşkanımız afetin birinci anından beri süreci yakından takip ediyor. Bakanlarımız, kurumlarımız herkes alanda çalışmaları devam ettiriyor. Mahallî idareler, STK’lar tekrar birebir biçimde zelzelenin birinci anından itibaren uğraş sarf ediyorlar. Afetler, millet olarak sınandığımız vakitler devlet olarak ve millet olarak da bu imtihandan inşallah alnımızın akı ile çıkacağız. Geçmişe afetler yaşadık, bu afetlerin yaralarını daima birlikte sardık. Van’da, Malatya’da bunları yaptık. Bu bölgelerimizde de zelzelenin yaralarını en kısa müddette saracağız” diye konuştu.

“Kahramanmaraş afetlere karşı en dirençli bölge olacak”

Asrın felaketi olarak nitelendirilen zelzeleler sonrasında asrın dayanışması yaşandığını lisana getiren Cevdet Yılmaz, şunları tabir etti: “Bir taraftan süreksiz barınma alanlarından kalıcı konutlara geçişi sağlarken, başka taraftan altyapı ile ilgili çalışmaları da sürdürüyoruz. Öteki yandan ekonomiyi canlandırmaya dönük çalışmalar yapıyoruz. Bilhassa endüstrici ve esnaflarımızın toparlanması için ekonomik hayatı canlandırma çabası içerisindeyiz. Çok boyutlu bir çabayı sürdürüyoruz. Bu bölgelerimizde ilerleyen vakitlerde daha yeterli bir hayat ortamı sağlanacaktır. Yüzyılda bir yaşanan hadise bu periyoda denk geldi bu manada yapılan yapılar bu biçim afetlere dirençli hale getiriyor. Allah korusun ilerleyen vakitlerde yaşanacak afetlere karşı daha fazla direncimiz var artık. Kahramanmaraş başta olmak üzere zelzeleden etkilenen bölgelerimiz afetlere karşı en dirençli bölgelerimiz olacaktır. Devlet olarak bizler elimizden gelen bütün çabalar gösteriyoruz. Bu asrın felaketine asrın dayanışması olarak karşılık verdik. İnşallah önümüzdeki bayramlarda bu afetin yaralarını büyük oranda sarmış olarak daha farklı bir biçimde önümüzdeki bayramları yaşamayı temenni ediyorum.”