Nöbetçi Eczaneler
ERDOĞAN, MİTİNGDE KONUŞTU
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara‘nın Pursaklar ilçesinde düzenlenen mitingde vatandaşlara hitap etti. Erdoğan, bu milletle yol yürümeyenleri 14 Mayıs’ta göreceklerini belirterek, “Eser ve hizmet değil, ayrımcılık peşinde koşanları benim milletim affetmez. Milletimiz meydanlarda verdiği bu iletisi inşallah pazar günü sandığa da yansıtacaktır. Tek parti faşizmi alışkanlığıyla iktidarı ulusal iradede değil de kaosta, darbede, vesayette arayanları tekrar sandık korkusu sarmışa benziyor. Kayıplarına mazeretler uydurmak için şimdiden çalışmaya başladılar. Kendileri dahil tüm partilerin temsilcilerinin olduğu sandık konseylerine bile güvenmiyorlar” dedi.
‘BİZ TÜRKİYE’DE KISIR DÖNGÜYÜ KIRDIK’Ardından Ankara‘nın değerine dikkat çeken Erdoğan, “Ankara yalnızca Selçuklu’dan Osmanlı’ya ülkemizin kıymetli bir kenti, cumhuriyetimizin başşehri değildir. Ankara tıpkı vakitte tarımdan endüstriye, eğitimden sıhhate, ulaşımdan spora pek çok alanda ülkemizin lokomotif bir kentidir. Bozkırın ortasında bir medeniyet anıtı üzere yükselen bu kentin önünde daha gidilecek çok yol var. Bunun için Ankara’nın hem fikri hem fiziki tarafını güçlendirmemiz gerekiyor. Unutmayınız; bir ülkenin zenginliği üretimle olur. Şayet petrol ve doğal gaz üzere bir yer altı kaynağınız yoksa çalışmaktan ve üretmekten öteki dermanınız kalmaz. Türkiye yıllarca yüksek teknolojiye dayalı üretimden şuurlu olarak uzak tutulmuştur. Tarım ülkesi olmuşuz fakat çok düşük randımanla; lakin karnımızı doyuracak kadar üretim yapmışız. Madenlerimizi en ilkel formda ve en düşük katma kıymetle çıkartabilmişiz. Endüstrimiz kol gücüne dayalı montajın ötesine geçememiş. Ticaretimiz kendi ülkemizin hudutları içinde bile kadük bırakılmış, dünyayı açılmamış. Biz Türkiye’de işte bu kısır döngüyü kırdık” diye konuştu.’TÜM VATANDAŞLARIM MÜSTERİH OLSUN’Daha sonra alana kurulan ekrandan iktidarları periyodunda hayata geçirilen projeleri izleten Erdoğan, “İşte bu sayede Türkiye artık üretimiyle, ihracatıyla bölgesel olmanın ötesine geçip global bir güç haline geldi. Olağan asıl problemimiz enflasyon. Özellikle besin ve konut fiyatlarındaki istikrarlı olmayan yükseliş bizi de rahatsız ediyor. Lakin seçim sonrası bu kiraları artıranların üzerine çok çok farklı gideceğiz, bunu bilsinler. Bunların önüne de o denli yasaklamayla filan geçilemez. Onların tahlil yolları her bahiste olduğu üzere yeniden üretimdir. Daha çok konut yapacağız ki konut ve kira fiyatları düşsün. Daha çok üretim yapacak, daha uygun depolama ve lojistik düzenekleri kuracağız ki besin fiyatlarında sert iniş çıkışlar olmasın. Allah’ın müsaadesiyle bu ülkenin her sıkıntısını çözdüğümüz üzere bunların üstesinden de geleceğiz. Tüm vatandaşlarım müsterih olsun. 21 yıldır nasıl bunları çözdüysek tekrar biz çözeriz. Emekçisinden memuruna, girişimcisinden esnafına, çiftçisinden emeklisine herkesi hak ettiği refah düzeyine lakin biz çıkartırız. Geçtiğimiz 21 yılda bunu ispatladık. Önümüzdeki devirde daha uygununu yapacak olan da tekrar biziz. Bunları söylerken elbette insanımızın günlük hayatında karşısına çıkan badireleri görmezden gelmiyor değiliz. Ülkemizin başına gelenleri yaşayıp da ekonomik olarak hala ayaklarının üzerinde durabilecek öbür yer var mıdır; bilmiyorum. Yıkılmadan atlattığımız her badire bizim önümüze yeni fırsatlar çıkartıyor. Tüm dünyayı sarsan 2008 global finans krizinde bunu yaşadık” tabirlerini kullandı.’BİZ MUHALEFETLE DEĞİL KENDİMİZLE YARIŞIYORUZ’Erdoğan, Covid-19 salgınında dünyadaki üretim ve tedarik zincirleri kırılırken Türkiye’nin daha çok üretip daha çok sattığına işaret ederek, “Rusya-Ukrayna savaşı global bir krize dönüşürken biz hem diplomatik olarak hem ekonomik olarak kendimizi farklı bir yere koyduk. Güçte, endüstride, ihracatta, istihdamda sağladığımız muvaffakiyetlerin gerisinde dünyadaki gelişmeleri işte bu biçimde kendi lehimize çevirebildik. Pekala biz bu çabayı verirken muhalefet ne yaptı? Son mahalli seçimleri hatırlıyorsunuz değil mi? Büyük kentlerde suyu, sütü aklınıza gelen her şeyi fiyatsız yapma vaadinde bulunmuşlardı. Yaptılar mı; hayır. Kazandıkları belediyelerde kimsenin işinden edilmeyeceği üzerine Bay Bay Kemal namus kelamı vermişti. Ne oldu bu kelam yerine geldi mi? Dikkat edin bak, namus kelamı veriyor fakat yerine gelmiyor. Ankara’da otobüsler ücretsiz olacaktı, süt ücretsiz olacaktı hatta suratlarını alamadılar çiftçiye parasız traktör vadetmişlerdi. Aldınız mı? Artık bunlara hesap sormayacak mıyız? Sonra da çıkıp arlanmadan utanmadan ‘çarpıcı olsun diye bu türlü söyledik’ dediler. Bu yalnızca Ankara’da bu türlü değil, İstanbul’da da bu türlü, İzmir’de de bu türlü. ‘kimseyi kapı dışarı etmeyeceğiz’ dedi Bay Bay Kemal. Ankara’da, İstanbul’da, İzmir’de benim personel kardeşlerim belediyeden atıldı mı? Kaç beşerler, kaç anneler gözü yaşlı kaldı. Kısaca muhalefetin söyledikleri vaat değil, palavradır. Bunun için biz 21 yıldır muhalefetle değil kendimizle yarışıyoruz” dedi.’CUMHUR İTTİFAKI’NA LGBT SIZAMAZ’Erdoğan, Türkiye Yüzyılı vizyonlarının, kurdukları altyapının üzerinde yükselttikleri bir büyük maksadın ismi olduğunu belirterek, şunları söyledi: “Karşımızda bizim 21 yılda yaptıklarımızı, 21 haftada yıkacak bir zihniyet var. Aman ha. Kendinizi ve evlatlarınızın geleceği için her türlü kırgınlığı, küskünlüğü bir tarafa bırakın. Sandıklara sıkı sıkıya sarılın. Ne diyorlardı ‘Bu kumar masası’ E ne oldu? Demek ki kumar masasında oturmaya alışkın olanlar yeniden kumar masasında oturmaya devam ediyorlar. Meral Hanım kumar masasından ayrılamadın. O denli mi? Birebir formda ‘Noter değil’ dedi. Oradan da ayrılamadı. İşte bunlara pazar günü noteri de kumar masasına da hatırlatmaya var mıyız? Bunların yalnızca siyaseti değil, hayatı palavra. Bu CHP LGBT’ci, HDP LGBT’ci, YETERLİ Parti LGBT’ci, yanlarındaki yavrucuklar da LGBT’ci. AK Parti’ye, Milliyetçi Hareket Partisi’ne LGBT sızamaz. Bütün bunlarla birlikte Cumhur İttifakı’na LGBT sızamaz. Biz aile kurumunun kutsiyetine inanan bir ittifakız ve bununla ilgili adımları inşallah seçim sonrası atacağız. Anayasa değişikliyse anayasa değişikliği, yasa değişikliyse yasa değişikliği. Bu adımlarla birlikte güçlü aileleri kuracağız. Şayet güçlü aileniz olmazsa güçlü millet olamazsınız. Ancak başkaları için bu türlü bir keder yok. Onlar için her şeyden evvel LGBT’ci olmak onların kendi erdemidir. Ülkesine tek çivi çakmamış olandan, milletinin hayrına tek işi olmayandan hayır gelmez. İnşallah 14 Mayıs’ta bu kifayetsiz siyasetçi takımının tamamını tarihin tozlu rafların kaldırarak ülkemize ayrıyeten bir hizmet edeceğiz.”‘BİZ BU MİLLETİ GÖNÜLDEN SEVİYORUZ’Erdoğan, kendilerinin 21 yıldır bu ülkede yalnızca eser ve hizmet siyaseti yaptıklarını belirterek, şöyle konuştu: “Önümüze hangi tuzak kurulursa kurulsun, hizmet etmekten vazgeçmedik. Hangi bedelleri ödersek ödeyelim; yatırımla ülkemizi ve kentlerimizi büyütmekten vazgeçmedik. Zira biz ülkemizi aşkla seviyoruz. Zira biz bu milleti gönülden seviyoruz. Her fırsatta geçmişte yaptıklarımızı anlatırken müflis tüccar misali eski defterleri karıştırmıyoruz. Yaptığımız her işin üzerine daha ne koyacağımızı ne ek edeceğimizi de çabucak söylüyoruz. Partimizi kurduğumuz 2002 yılından bugüne her seçimde yaptığımız vaatlere bir bakın. Bir sonraki seçimde yalnızca onları hayata geçirmekle kalmadık. Daha fazlasının kelamını verdik. Bugün de o denli yapıyoruz. Seçim beyannamemizde önümüzdeki devirde yapacaklarımızı yüzlerce, binlerce başlık altında ilan ettik. Bu ülkenin hiçbir vatandaşı söylediklerimizi yapacağımızdan kuşku etmiyor. Esasen yalnızca bu bile bizim milletimizin gözündeki yerimizi ispatlamaya kafidir.”‘EV HANIMLARIMIZI EMEKLİ EDECEĞİZ’Son olarak önümüzdeki devirde yapacakları projeleri, miting alanındaki ekrandan vatandaşlara izleten Erdoğan, şu sözleri kullandı;
“14 Mayıs’tan itibaren tüm bunları hayata geçireceğiz. Burada Pursaklar’a bir müjde vermek istiyorum. Hasretle beklediğiniz Kuyubaşı Esenboğa Havalimanı Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Metro Çizgisi Projesi’ni yatırım programına aldık. İnşallah yakında ihalesine çıkacağız. Doğal gaz faturalarınızı gördünüz değil mi? Ne diyor faturada; ‘Bu ayki faturanız devlet tarafından karşılanmıştır.’ Zira biz bu ülkenin tüm zenginliklerini milletimizin buyruğuna veriyoruz. Karadeniz’de doğal gazı aradık, bulduk, çıkardık, karaya getirdik, sizlerin hizmetine sunduk. Bunun sevincini de birinci ay faturanın tamamını fiyatsız yaparak bir yıl boyunca da mutfak ve sıcak su tüketimini faturadan düşerek sizinle paylaşıyoruz. Bitmedi. Terör örgütlerinden temizlediğimiz dağlarda artık petrol fışkırıyor. Artık niçin 40 yıldır oralarda terörün bitmediğini, bitirilmediğini daha uygun anlıyorsunuz değil mi? Allah’ın müsaadesiyle bu ülkenin neresinde bir doğal kaynak varsa çıkartıp iktisada kazandıracağız, milletimize kazandıracağız. Sanayimizi yüksek teknolojinin katma kıymeti ile ülkemizin kalkınmasını daha çok katkı verir hale getireceğiz. Bu formda ortaya çıkan zenginliği de ne yapacağız; milletimizin refahını arttırmak için kullanacağız. Birinci adımı da kaynağını doğal gaz ve petrol gelirlerimizden oluşturacağımız bir Aile ve Gençlik Bankası kurarak atıyoruz. Bu bankanın finansmanıyla primlerinin üçte birini ödeyerek konut hanımlarımızı emekli edeceğiz. Her hanede en az bir çalışan olmasını sağlayacağız. Gençlerimize eğitimden istihdama, kendi işini kurmadan evlenmeye kadar her evrede dayanak vereceğiz.”