Nöbetçi Eczaneler
GENÇAĞA KARAFAZLI
CHP Rize Milletvekili Tahsin Ocaklı, “Kimseye, Çaykur’u yedirtmeyeceğiz. Çaykur’un özelleştirilmesi ile ilgili rastgele bir şey gelirse vücudumuzu ortaya koyarız buna karşı çıkarız” dedi.
CHP Rize Milletvekili Tahsin Ocaklı, parti vilayet binasında; gazetecilerle bir ortaya geldi. Ülke gündemi, lokal seçimler ve ÇAYKUR’un özelleştirilmesi konusunda açıklamalarda bulundu. Ocaklı, şunları söyledi:
“Rize’nin birçok yerinde iddialıyız. Rize’de belediye başkanlıklarının birçoklarını kazanacağımızı düşünüyoruz. Bunu hak ediyoruz. Zira bir Fındıklı belediyeciliği örneği var. Seçildiği gün itibariyle kapısını söküp, her gün vatandaşın istediği anda denetleme hakkını kullanıp, muhasebesini gelir masraf tablosunu çabucak elde edebildiği bir şeffaflık… İştirakçi halk meclislerinin olduğu büyük bir belediyecilik anlayışı var.
Sahilinde alkollü alkolsüz içeceği olan bir restoranı var, içerisinde ardında bir Hatay mutfağı üzere kıymetli mutfakları sergileyen ve altyapıda problemlerinin yüzde 90’ını bitirmiş, muhalefet belediyesi olup engellemeler olmasına karşın bir sürü iş yapmış; toplam 50 gün boyunca şenlikler yaparak biraz da olsa esnafına bir gelir sağlamayı becerebilmiş… Bu türlü bir belediyecilik modeli var.
Bu modeli referans göstererek biz Rize’de öteki yerlerde, pazarında Çayeli’nde Ardeşen’inde kimi ilçelerimizde bilhassa kesinlikle belediyeleri kazanacağız. Bunu yapmak için Rize’ye bilhassa Fındıklı’yı hatırlatmak istiyorum. Fındıklı’yı ziyaret etmelerini; kitap günlerini, şiirleri, şairleri, muharrirleri, edebiyatçıları, sanatkarları; herkesi, basın mensuplarını orada görüp ne olduğunu bilhassa Rizelilere ve dünyaya anlatmak için sizden de dayanak istiyorum.
“İKTİDAR RİZE’DEN BAŞLAYARAK VATANDAŞI BÜYÜK BİR YUKUN ALTINA SOKTU”
İktidar nitekim de Rize’den başlayarak bütün vatandaşı çok ağır bir yükün altına soktu. Biliyorsunuz, ek bütçeyi düzenleyen Plan Bütçe Komitesi’nin üyesiydim. Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’a bir soru sordum, dedim ki ‘sizi denetleyemiyoruz, siz kapıyı açıp baktırmıyorsunuz, kanunları bu türlü düzenlediniz, Varlık Fonu’nun içinde bulunan kurumlarımızdan kısmen ya da büsbütün satışı ya da teminat verilmek suretiyle ya da ipotek verilmek suretiyle süreç yapılmış kurumumuz var mıdır’, soru bu. Yanıt o gün gelmedi, O anda gelmedi fakat, 15 gün içinde yazılı olarak karşılık verme mecburiyetleri vardır, geldi karşılık. Ne diye geldi? ‘Varlık işte şöyle güzeldir, bu türlü hoştur, bu kadar yararlandık, Varlık Fonu’nun içinde rastgele bir kurumumuzun satışı yoktur.’ Ben bu kadar mı sordum? İpoteğiniz var mı? Teminat verdiniz mi?’ Bunları cevaplamıyorsunuz.
Peki bunları denetleme ile ilgili kimin yetkisi var. Yalnızca Cumhurbaşkanı’nın belirlediği firmaların denetleme yetkisi var. Başında sen varsın, Kapıyı aç bakalım, diyoruz bakamazsınız. İçine öteki birisi gelsin de netleşsin… Sayıştay var, bilmem nesi var, Türkiye’nin bir sürü kurumları var. Olmaz. Benim atadığım kurum gelecek beni denetleyecek bu türlü bir şey olmaz bu kabul edilemez.
“ÇAYKURU KİMSEYE YEDİRMEYİZ ÖZELLEŞTİRİLMESİNE KARŞI VÜCUDUMUZU ORTAYA KOYARIZ”
Bu Varlık Fonu’nun içinde bulunan Çaykur’un ne durumda olduğunu bilmiyorum. Çaykur’u bilmek istiyorum. Ne yaptınız? Burayı verdiniz mi? Teminat verdiniz mi, vermediniz mi? Niçin cevaplamıyorsunuz? Takipçisi olmaya devam edeceğim. Kimseye, Çaykur’u yedirtmeyeceğiz. Çaykur’un özelleştirilmesi ile ilgili rastgele bir şey gelirse vücudumuzu ortaya koyarız buna karşı çıkarız.
Türkiye’nin sorunu çok. Biz bunları göstermeye devam edeceğiz. Dillendirmeye devam edeceğiz. Seçim kampanyası periyodunda de söylemiştim. Ben Rizelinin hakkını savunmak için oradayım. Rizeliler bütün meselelerini bana iletsinler. Ben dillendirmeye ve tahlil aramaya devam edeceğim. Ne vakte kadar? Yetkiyi bize verene kadar. O da yakındır. Yakın tarihte yetkiyi de Rizeli Türkiye’de bize verecektir, buna eminim.”