Nöbetçi Eczaneler
Bakan Mahmut Özer : “Kadınların okullaşma oranı erkekleri geçti”
Ticaret Bakanı Mehmet Muş : “1,6 milyar dolarlık ihracatı üst çekmek istiyoruz”
Samsun Olgunlaşma Enstitüsü Kültür Sanat Merkezi binasını iki bakan açtı
SAMSUN – Ulusal Eğitim Bakanı ve AK Parti Ordu 1. Sıra Milletvekili Adayı Mahmut Özer, “Ortaöğretimdeki kızlarımızın okullaşma oranı ortalama yüzde 39’du. Şu anda yüzde 99’a yükseldi. Kız çocuklarının okullaşmalarını, bayanların okullaşma oranları birinci defa erkekleri geçti. Yükseköğretimde 2014’ten tarihinden itibaren bayanların okullaşma oranı erkekleri geçti” dedi.
Bakan Mahmut Özer, Ticaret Bakanı Mehmet Muş ile birlikte Samsun‘da Olgunlaşma Enstitüsü Kültür Sanat Merkezi açılışına katıldı. Burada konuşma yapan Bakan Özer, eğitim alanında son 20 yılda yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi. Samsun‘da olmaktan keyifli olduğunu lisana getiren Ulusal Eğitim Bakanı Mahmut Özer, “Bakanımız Mehmet Muş da Samsun‘da. Hakikaten çok süratli bir biçimde ülkemizin ticari kapasitesinin artmasındaki manileri birer birer aşan değerli bakanımızın bulunmuş olduğu kentte bir açılış yapmak bana başka bir keyif veriyor. Ben inanıyorum ki bakanımla Samsun çok büyük bir ekonomik kalkınmaya, yalnızca ekonomik manada da değil, üretimde, kültürde, sanatta, öteki alanlarda da çok büyük bir atılıma tanıklık edecek. Biz de Ordu’dan kendisine merhaba diyeceğiz ancak tatlı bir rekabet içerisinde olacağız. Birbirimize dayanak olacağız. Karadeniz’in kıyısında inşallah Samsun’da, Ordu’da, Trabzon’da değerli bakanlarımızla birlikte farklı bir renk, farklı bir iklimle ülkemizi kalkındırmak, daha güçlü kılmak için elimizden gelen çabayı sarf edeceğiz” dedi.
“2000’lerde 300 bin olan derslik sayısı 857 bine çıktı”
Derslik sayısında çok değerli bir artışa gittiklerinin altını çizen Bakan Mahmut Özer, “Türkiye son 20 yıl içerisinde eğitim de hakikaten devrimsel bir dönüşüme tanıklık etti. Eğitim olmazsa üretim olmaz. Eğitim olmazsa geçmişten geleceğe tezli bir halde yolda yürümek mümkün olmaz. Eğitim olmazsa, sanat olmaz, eğitim olmazsa hiçbir şey olmaz. Onun için bugün rekabet etmiş olduğumuz ülkeler 2. Dünya Savaşı’ndan sonra eğitimde okullaşma oranlarını arttırmak için yani tüm eğitim kademelerinde çocuklarını, gençlerini eğitimle buluşturmak için devasa yatırımlar yaptılar. Okullaşma oranlarını yüzde 100’lere ulaştırdılar. 2000’li yıllara geldiğimiz vakit Türkiye‘de eğitimin görünümü çok berbattı. Bugün latife üzere geliyor. 2000’li yıllarda 5 yaşındaki okullaşma oranı yüzde 11’di. Okul öncesi eğitimde 100 çocuktan yalnızca 11 tanesi okuldaydı. 89 tanesi dışarıdaydı. O eğitim alanlar da sosyoekonomik düzeyi güçlü olan ailelerdi. Yani garibanlar, eğitime erişimle ilgili dezavantajları olanlar, eğitime erişemiyordu. Ortaöğretimde yani lisede okullaşma oranı yalnızca yüzde 44’tü. Yani lise çağı nüfusunun 100 gencimizin 56 tanesi liseye devam edemiyordu, kayıt dışıydı. Yükseköğretimdeki net okullaşma oranları yüzde 14’tü. Türkiye 2000’li yıllara gelirken beşeri sermayesini hoyratça kullanan, ona eğitim üzerinden gerekli pahası vermeyen bir ülke pozisyonundaydı. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde eğitimle ilgili devasa bir seferberlik başlatıldı. Derslikler yapıldı. Okullar yapıldı. 2000’li yıllarda Türkiye’deki 81 vilayette, 920 ilçedeki derslik sayısı yalnızca 300 bindi. Bugün 857 bin dersliği olan bir ülkeyiz” diye konuştu.
“Okullaşma oranları yüzde 100’e yanaştı”
Olgunlaşma enstitülerinin değerinin de altını çizen Mahmut Özer, “Olgunlaşma enstitüleri çok kritik kurumlar. Baktığınız vakit cumhuriyetin kuruluşundan sonra süratli bir halde devreye alınan kurumlar. Hedefi çok sembolik, tarihine bakarsanız İstanbul’da Türk-Müslüman bayan terzi yok. Daima azınlıklar var o devirde. Yalnızca yerli el sanatları marifeti olan bayanları yetiştirmek için kuruldular. Bu kadar aslında yerli, ulusal bir başlangıcı var ve vakit içerisinde Türkiye’nin farklı noktalarında dağılarak o geçmişten günümüze dokumanın, el işlerinin, sanatın, modanın taşındığı kurumlar, taşıyıcı kuruluşları, kurumları olarak hizmet vermeye başlıyor. Emine Erdoğan hanımefendiyi buraya da dokundu. Burayı farklı bir konsepte taşımaya çalıştı. Yani yalnızca klâsik üretim teknolojileriyle sonlu kalmasın. Günümüzde de kullanılabilir eserlere dönüştürüp geleceğe yani günümüze taşımayla ilgili bir misyon üstlendi. Bu kapsamda işte İstanbul’da, Beyoğlu Olgunlaşma Enstitüsü’nün bohçayla yeni bir markayla tanışılsın. Öteki alanlardaki olgunlaşmayan enstitülerinde de farklı açılımlarla bu devreye girdi” açıklamasında bulundu.
Ticaret Bakanı Mehmet Muş: “1,6 milyar dolarlık ihracatı üst çekmek istiyoruz”
Programda konuşan Ticaret Bakanı Mehmet Muş ise “Samsun bir turizm, sanayi kenti. Ticaret ve üretim merkezi tıpkı vakitte lakin artık kültür merkezi olma noktasında emin adımlarla ilerliyor. Bu açılışını yaptığımız eser kesinlikle Samsun’a değerli katkılar sunacaktır. İnsanların burada toplumsallaşmasını, maharetlerin geliştirilmesini tahminen burada küçük işletmelerin kurulmasına kadar gidecek daha sonra onların tahminen büyük bizim alanımız da ihracat olduğu için tahminen ihracatçılara dönüşecek bayan girişimcilerin çıkacağı bir kuluçka merkezine dönüşebileceğini biliyoruz. Bu manada emeğinizden, katkılarından ötürü ve çok kısa bir müddet içerisinde tamamlanması için yaptığınız çalışmadan ötürü kentimiz ismine teşekkür ediyoruz. Samsun, Karadeniz’in en büyük kenti. Türkiye’nin sayılı kentlerinden değerli bir kıyı kenti. İki tane kıymetli ovası var. Hem ziraî üretim noktasında ülkenin değerli yerlerinden birisi. Hem de bu yapılarla bir arada güzel noktaya geleceğiz. Biz tabi üretim olarak geçen sene 1,3 milyar dolar ihracat yapan bir kentiz. Bunu üretim merkezi olarak baktığımızda 1,6 milyara tekabül ediyor. Hasebiyle bu sayısı önemli bir biçimde üst çekmek istiyoruz. Birtakım çalışmalarımız kelam konusu. Onları hayata geçireceğiz. Tabi sanayi tarafını güçlendiriyorken bir de kültür sanat tarafı var bunun bir turizm ayağı var. Bunları bir entegre paket olarak kıymetlendirilmesi kanaatindeyim. O açından bir taraftan endüstriyi, üretimi, turizm, tarımı güçlendiriyorken bir taraftan da kültürel ve sanatsal faaliyetleri de güçlendireceğiz” dedi.
Programa ayrıyeten Samsun Valisi Doç. Dr. Zülkif Dağlı, Samsun Büyükşehir Belediye Lideri Mustafa Demir, AK Parti Samsun Milletvekilleri Çiğdem Karaaslan ve Fuat Köktaş katıldı.
Samsun Olgunlaşma Enstitüsü Kültür Sanat Merkezi özellikleri
Açılışı yapılan Olgunlaşma Enstitüsü Kültür Sanat Merkezi, 2 tarihi bina ile bu binaların orta kısmında bulunan iç bahçeden oluşuyor. 2022 yılına kadar çeşitli eğitim kurumlarına konut sahipliği yapmış olan binalar, 2022 yılında Samsun Olgunlaşma Enstitüsü’ne tahsis edilerek tadilat ve teşrifatları yapıldıktan sonra Kültür Sanat Merkezi’ne dönüştürüldü. Binanın A bloğunda satış reyonları (Çini eserleri satış reyonu, moda tasarım-kuyumculuk eserleri satış reyonu, seramik -cam eserleri satış reyonu, el sanatları- sanat tasarım eserleri satış reyonu, müze ve stant salonları, Samsun Olgunlaşma Enstitüsü Müzesi, Anadolu Selçuklu temalı koleksiyon ve stant ünitesi, Osmanlı temalı koleksiyon ve stant ünitesi, Atatürk ve Cumhuriyet temalı koleksiyon ve stant ünitesi ve Anadolu klâsik bayan ve erkek giysileri temalı koleksiyon ve stant birimi) yer alıyor. B blokta mutfak (Kafeterya, kitap kafe, mescit, çini atölyesi, elde Maraş işi (puşide) atölyesi ve el sanatları çiçek atölyesi) bulunuyor.