Nöbetçi Eczaneler
KEMAL ONUR ATALAY
Aksaray‘da yeni sanayi bölgesinden yer alamayan eski sanayi bölgesi esnaf, sıkıntılarının tahlili için belediye yetkilileri ile görüşmelerinin akabinde dükkanlarına giden yolların kepçe ile kazılmasına reaksiyon gösterdi. Eski sanayi bölgesi Hasan Hüseyin Övünç, “Belediyeye gittik konuştuk 4 saat geçmeden kepçeyle yolları deşiyorsunuz. Yazıklar olsun size yazıklar olsun” yansısını gösterdi.
Aksaray‘da yeni sanayi bölgesinden dükkan alamayan eski sanayi bölgesi esnafı, problemlerinin tahlili için belediye yetkilileri ile bir ortaya geldi. Esnaf, görüşmelerinin üzerinden dört saat geçtikten sonra, eski sanayi bölgesi tarafında kullandıkları yolların kepçe ile kaçılmasına reaksiyon gösterdi.
Hasan Hüseyin Övünç, “Yürütmeyi durdurma kararına karşın türlü türlü oyun oynuyorsunuz belediye lider yardımcıları” dedi. Sanayi esnafı Hikmet Maraşlıoğlu ise, “Biz bu endüstrinin esnafıyız, Aksaray‘ın esnafıyız. Rusya’dan gelmedik, diğer bir ülkeden gelmedik ayıp oluyor bu işler, olmasın yazık olur. Biz hepimiz bu memleketin kalkınması için var gücümüzle çalışan insanlarız. Her karış toprağında bizim emeklerimiz var. Yazık günah” diye konuştu.
“BİZE ZULÜM ETMEYE KİMSE KALKMASIN”
Sanayi esnafı Hikmet Maraşlıoğlu, Aksaray Belediyesi’ne görüşmek için gittiklerini, sıkıntıların tahlilleri konusunda perşembe gününe randevu verildiğini fakat geri döndüklerinde yolların kazıldığını belirterek şunları söyledi:
“Sanayi esnafıyız, sabah zabıtaların sanayiye gelmesiyle birlikte biz de belediyeye gittik. Belediye lider yardımcıları Tayfun Bey’le ve öbür arkadaşla da görüştük. Meclis salonunda 60- 70 kişilik bir toplantı yaptık. Toplantı sonucunda bize perşembe günü tekrar randevu verdiler. Burayla ilgili bir toplantı yapacağız, bu esnaflar nasıl dükkan sahibi olur, nasıl taşınır onunla alakalı konuşmamız yapacağız. Fakat ardından bir geldik ki burada yıkım grubu yolları kapatmış. Kapatıldığını görünce bir de belediyeyi aradık. Tarık Gümüşsoy kendisi beni de aradı biraz evvel. ‘Bizim bilgimiz dışında olmuş bu işler. Çabucak oraya talimat verdik yolları geri açtıracağız abi rastgele bir dert yapmayın’ dedi. Biz de kendilerine teşekkür ettik. Arkadaşlar yollarımızı geri açacaklar, başka yerleri de açacaklar ancak bilginiz dahilinde bu arkadaşların, bilgimiz dahilinde değil diyorlar. Artık burada ben şunu söyleyeyim, belediye liderimiz da duysun, lider yardımcıları da duysun mülki amirlerimiz de duysun:
Arkadaşlar biz burada sanayi esnafız. Bize zulmetmeye kimse kalkmasın. Biz bu memleketin esnafız insanlarıyız. 45 yıldır, 50 yıldır bu beşerler burada meskenine ekmek götürüyor ve Aksaray’a hizmet etmek için var gücümüzle çalışıyoruz. Şayet bir şey yapılacaksa biz ne çevik kuvvet isteriz ne diğer bir şey isteriz. Bizden size hiçbir halde ziyan gelmez. Biz müspet manada sizlerle oturur konuşuruz, yapılması gereken bir şey varsa burada katiyetle belediye liderimize da oturur konuşuruz, Valimize de oturur konuşuruz. Ben biraz evvel Sayın Ticaret Odası Lideri’ni aradım, onunla da görüştüm, o da randevu verdi. Onunla da görüşeceğiz. Yapılması gereken şeyler neyse müspet manada yapılması lazım.”
“YOLU KAPATALIM, SUYU KESELİM BU NEDİR ARKADAŞ YA”
Gümüşsoy’un bu kazımdan haberi olmadığını söylemesi üzerine de reaksiyon gösteren esnaf Maraşlıoğlu, eski sanayi esnafının mağdur edildiğini, ekmek parası kazanmak isteyen insanlara bunların yapılmaması gerektiğini söyleyerek konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bize dereden zirveden o diyor benim haberim yok, bu diyor benim haberim yok o vakit kim kazdırıyor burayı? Bu tıp şeyleri yapmayın bizler de olay yaşamayalım, işimize gücümüze bakalım diyoruz arkadaşlar. Eski endüstride kalan esnaflarla biz dükkanı olmayan esnaflarız, mağdur olan esnaflarız. Odunpazarı’nda bir sürü esnaf var. Hiç kimse gidip bir şey söylemiyor. Burada 50- 60 tane ekmeğiyle uğraşan esnafa yolu kapatalım, yol kazalım, suyumuz kesik, suyu keselim bu nedir arkadaş bu nedir! Biz bu endüstrinin esnafıyız, Aksaray’ın esnafıyız. Rusya’dan gelmedik, öbür bir ülkeden gelmedik ayıp oluyor bu işler, olmasın yazık olur. Biz hepimiz bu memleketin kalkınması için var gücümüzle çalışan insanlarız. Her karış toprağında bizim emeklerimiz var bu esnafların hepsinin emeği var yazık günah.”
“YÜRÜTMEYİ DURDURMA KARARINA KARŞIN TÜRLÜ TÜRLÜ OYUN OYNUYORSUNUZ BELEDİYE LİDER YARDIMCILARI
Belediyeye giderek konuşmalarının akabinde 4 saat sonra kepçelerle yolların kazıldığını, bunu yapanlardan davacı olacaklarını söyleyen Sanayi esnafı Hasan Hüseyin Övünç, “Bu AK Parti’nin yetkilileri, amirleri usandı, biz usandık röportaj vere vere. Toplumsal devlet hukukunda bu türlü ceberut var mı bu türlü zorbalık var mı nerede görülmüş? Dünya liderliğini oynadınız bu türlü mi olur dünya başkanı? Milleti kandırıyorsunuz” diyerek, şunları söyledi:
“Avrupa’nın neresinde var bu türlü bir zorbalık? Haksız, hukuksuz, kanun dışı, yasadışı işler nerede var? Allah’tan korkun vicdansızlar! Ben endüstrinin ilerisindeyim. Artık çevik geliyor, nereye geliyor? Belediyeye gidiyoruz, çevik kuvvet buraya geliyor. Çevik kuvvete bizim canlarımız feda, gerekirse bu vatan için canımızı da veririz. Askerliğimizi de yaptık, ölebilirdik, şehit olabilirdik. AK Parti’ye mi mahsus bu şehitlik, bu polislik, bu askerlik? Utanmazlar. Belediyeye gittik konuştuk 4 saat geçmeden kepçeyle yolları deşiyorsunuz. Yazıklar olsun size yazıklar olsun! Allah’ın da bir hesabı var başınızdan tutun aşağıya inene kadar kim varsa. Ölmek var ölememek var, sürünmek var. Hepinizden davacıyız burada da mahşerde de görüşeceğiz sizinle. Kimsiniz siz? Toplumsal devlet nerede, hak nerede, hukuk nerede? Mahkeme tutanakları elimizde, mahkemeyi kazandık, yürütmeyi durdurma kararını çıkarttık. Yürütmeyi durdurma kararına karşın türlü türlü oyun oynuyorsunuz belediye lider yardımcıları. Bugün size izah ettim talep topluyorsunuz sanayi imali için, ikinci etap için, belgeleri bir yıldır raflarda özel beklettiniz bizleri kandırdınız oyaladınız. 6 yıldır oyalıyorsunuz gerisinden ikinci etap taleplerini topladınız onlar ne kadar bekleyecek sanki dolaplarda? Biz Ermeni vatandaşı değiliz, Suriyeli değiliz, Afgan değiliz. Utanmazlar, yazıklar olsun size. O makamlarınızı terk edin. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne layık değilsiniz. İşini yapmayan liyakatsiz beşerler görevini terk etsin.”