Nöbetçi Eczaneler
13. Dünya Koro Müziği Sempozyumu başladı
İSTANBUL 13’üncü Dünya Koro Müziği Sempozyumu başladı. Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz, ” İnanıyoruz ki sanat hem dünyayı güzelleştirir hem de dünyanın hoşluklarını daha düzgün görmemizi sağlar” dedi. Devlet Çoksesli Korosu Şefi Burak Onur Fazilet ise,” Tüm Türkiye’den buraya depremzede öğrencisi olan müzik öğretmenlerimizi davet ettik ve onlara dayanışma oturumları ismi altında uzman psikologlar nezaretinde bir program hazırladık onu da sunuyoruz” tabirlerini kullandı.
Uluslararası Koro Müziği Federasyonu’nun en büyük aktifliği olan Dünya Koro Müziği Sempozyumu (WSCM), Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın konut sahipliğinde başladı. 25 – 30 Nisan tarihleri aralığında başta Atatürk Kültür Merkezi olmak üzere Akbank Sanat, Atlas 1948 Sineması, Borusan Müzik Meskeni, Garibaldi Sahnesi, Grand Pera Emek Sahnesi, Santa Maria Draperis Kilisesi, St. Antuan Kilisesi ve Taksim Camii Kültür Merkezi üzere Beyoğlu’nun tarihi yerlerine yayıldı. ABD’den İspanya’ya, Kanada’dan Endonezya’ya dünyanın en âlâ korolarını ve alanında uzman konuşmacıları bir ortaya getiriyor.
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz, “İnanıyoruz ki sanat hem dünyayı güzelleştirir hem de dünyanın hoşluklarını daha yeterli görmemizi sağlar” sözlerini kullandı.
“Dünyanın en özel kentlerinden birinde farklı kültürlere bir bakış gerçekleştiriyoruz”
Dünyanın farklı kültürlerini temsil eden ve koro müziğine dair çeşitli biçimleri bütün haline getirmeyi amaçlayan sempozyum hakkında konuşan Burak Onur Fazilet, “Dünya Koro Müziği Sempozyumu dünyanın en büyük koro aktifliği biz bunu Kültür ve Turizm Bakanlığı konut sahipliğinde İstanbul‘da gerçekleştiriyoruz. Bu sene ki temamız değişen ufuklar. Değişen ufuklar şu demek; temelinde müzik, sanat, kültür her gün değişiyor ve dönüşüyor. Biz burada İstanbul‘da hem de Asya’yı ve Avrupa’yı kapsayan dünyanın en özel kentlerinden birinde farklı kültürlere bir bakış gerçekleştiriyoruz. Bizim sempozyumumuz temelinde bir şenlik, çok büyük bir şenlik. 2 bin 500 kişiyi kapsıyoruz. Bu şenliğin içerisinde 11 farklı yerde konserlerimiz oluyor ancak bizim ana merkezimiz İstanbul Atatürk Kültür Merkezi burada gala konserlerimiz var, açılış konserimiz 25 Nisan Salı akşamı Grammy ödüllü Estonya Filarmoni Oda Korosu ve Devlet Çoksesli Korosu ile gerçekleşiyor. İlerleyen günlerde 26 Nisan’dan 29 Nisan’a kadar daima gala konserlerimiz İstanbul AKM Türk Telekom Opera Salonunda saat 20: 30’da gerçekleşecek. Bizim Beyoğlu’nda 11 yerde, 44 konserimiz var. Bu sempozyuma 55 koro katılıyor. 55 koronun 35’i Türkiye’den bizim Türkiye’de çok önemli bir sahiplenmemiz var. Bunun dışında 30’u aşkın ülkeden 60’dan fazla konuşmacı var ve dünyadan gelen korolar var. Dünyadan gelen korolar ödüllü korolar mesela bir örnek vereyim Endonezya’dan gelen Batavia Madrigal Singers, Endonezya’nın ödüllü korolarından bir tanesi. İsveç’ten gelen Sofia Vokalensemble European Grand Pix ödüllü yeniden birebir halde Lübnan’dan gelen arapça koro müziğini dünyaya tanıtan Fayha, İnsan Hakları ödüllü bir koro. Bunun üzere olağanüstü korolar bir hafta boyunca İstanbul AKM’de ve Beyoğlu’nda 11 yerde Kültür ve Turizm Bakanlığı konut sahipliğinde halkımızla buluşuyor olacak” sözlerini kullandı.
“Müziğin düzgünleştirici tesiri ile depremzede çocuklara bir program sunuyoruz”
Etkinlik çerçevesinde depremzede çocuklara dayanışma oturumu ismi altında program hazırladıklarını söyleyen Fazilet, “Biz çocukları çok önemsiyoruz. Çocuk korolarını çok önemsiyoruz. Türkiye’den 3 başka kentten koromuz var. İstanbul, Ankara ve Lüleburgaz’dan gelen bir çocuk koromuz var ancak şunu da söyleyeyim bizim davetli korolarımız ortasında çok özel iki koro var. Birisi, Macaristan’dan ‘Castemus Çocuk Korosu’ tekrar ödüllü bir korodur, Beyoğlu’nda konserler gerçekleştirecek ve İspanya’dan gelen ‘Leioia Kantika Korola Çocuk Korosu’ onlarda temelinde çocuk deyip geçmeyin yetişkinlerden çok daha profesyonel iş çıkarıyorlar sahne üzerinde dramayla ve tiyatroyla harikulade bir konser yapacaklar 28 Nisan akşamı İstanbul AKM Türk Telekom Opera Salonunda. Birebir vakit da biz çocukları şöyle önemsiyoruz, biliyorsunuz çok sıkıntı bir devirden geçtik ve geçiyoruz zelzelenin akabinde, zelzeleden etkinlenmiş çocuklarımız için bir eğitim imkanı sağlıyoruz. Tüm Türkiye’den buraya depremzede öğrencisi olan müzik öğretmenlerimizi davet ettik ve onlara dayanışma oturumları ismi altında tramvalı çocuklarla çalışmak, müziğin uygunlaştırıcı gücü, koronun birleştirici gücü üzere mevzularda milletlerarası uzmanlarla, uzman psikologlar nezaretinde bir program hazırladık onu da sunuyoruz” formunda konuştu.
“Atatürk Kültür Merkezi’nde tarihi bir an yaşıyoruz”
5 kıtayı temsil eden 28 farklı ülkeden 80’den fazla konuşmacı ile 2 bin 500’den fazla sanatçıyı buluşturacak sempozyumun açılış konseri ile tarihi bir buluşmaya sahne olan sempozyum için Burak Onur Fazilet, “Bu gece AKM’de tarihi bir an yaşıyoruz. Türkiye’nin en esaslı topluluklarından ‘Devlet Çoksesli Korosu’ ve Grammy Ödüllü ‘Estonya Filarmoni Oda Korosu’ bir ortaya geliyor. Tıpkı vakitte bizim konuk şefimiz Norveç’ten Ragnar Rasmussen ve Estonya Filarmoni Kurucu Şefi Tonu Kaljuste bütün bu elementler bir ortaya gelince kuzey ve güneyi birleştiren bir anda Norveç ‘floyd’ müziği dinlerken sonrasında ‘uzun hava’ duyabileceksiniz. Bir bağlamanın akabinde ‘seaboard’ ile çok çağdaş bir tınıya burada tanıklık edebileceksiniz. Biz bütün kültürleri kuzeyi ve güneyi birleştiren çok tarihi bir konsere tanıklık ediyoruz İstanbul AKM’de bu akşam” açıklamasında bulundu.
“Doğru iletisi iletmek insan sesi ile mümkün”
Norveçli koro konuk şefi Ragnar Rasmussen, “Bana nazaran insanların ufkunu genişletmesi gerekiyor dünya değişir, her şey değişir insanların ufuklarını da genişletmesi lazım. Geleceğimiz için yalnızca berbattan güzele değil, yeterliden berbata de değişiklik oluyor bizim her şeyi değiştirecek gücümüz var insanoğlu için düzgüne, doğruya ve barışa birlikte müzik söyleyip hoş bir güç ile dünyayı birlikte daha hoş bir noktaya taşıyabiliriz. Bu pandemi periyodundan sonra beşerler yalnızlaşmaya başladı. Bu bağlantı insanların birlikte olması için çok kıymetli. İnsan sesi birinci enstrümandır. Yanlışsız bildirisi iletmek insan sesi ile mümkün. Bu iletisi iletmek için en doğal yol insanın kullandığı sestir. Her insan buraya bu tecrübesi elde etmek için geliyor ve kendini meskeninde hissediyor. En değerli başlangıç, en yeterli yerde başlamak” diyerek insan sesinin değerine vurgu yaptı.